avuçlarım ılık bir şafakta
yüreğim ıslak tenimde ağlamakta
ben sensiz hiç olmadım bu kadar çok yalnız
beni hatırlamadın ,yüzümü bilmedin
öyleyse ben sana ne diyebilirim
ciğerin yansın,ciğerin yansın.
ey zalim adam
ateş çemberlerinin ortasına dalan
zemherinin keskin nefesi ,ensende solayan
unutma gardiyan ,unutma
her soluğunda senin tekrarıyım ben
kirli ve ücra bir sokakta,
çukura düşen su adam olan
sonbaharda sallanan yaprak gibi,
iradesiz,soluksuz,nefessiz
güçsüz ve zayıf kalan
hiç bir gün yüzün gülmesin
bunca hüzün yüzümdeyken
göz yaşım kurumadan,
bulmasın zalim aşkı tadını
için çıksın ,
utanmak yok mu ya sende ,utanmak
haya yok,edep yok,
evladın yaşındeki on sekiz kızları
her gün cebinde taşırsın
onlara güller ve kalpler ikram edersin
beni kendine bağladığın için
öyle pişman oldumki seni sevdiğime
ciğerin yansın,ciğerin yansın
ateşlerde ,şimşeklerde kalasın !