İntizarım dökülürken zamanın küllerinde
Kalbim kalbine değse çığlık oluyor
Başımda meltemli aşklar eserken
Vuslatın yolları sürgün günlerimde üşüyor

Bütün gölgeler gecelerle kucaklaşıyor
Nasıl da eğlenirdik sahil meyhanesinde
Şarkılar söylerdik hüzzam gecelerde
Saçlarıma renkli ilkbaharlar gelmiş

Yorgun rüyalarda rüzgârın şarkısını dinlerdik
Nasıl da öpüşürdük çocuksu sevinçlerimizle
Aşkın sarhoşluğu ruhuma çökmüş
Savrulup yırtılan sürgünlük defterlerim üşüyor

Yitirmişim ruhumu aşkın meltemlerinde
Yârin okyanus gülüşleri kalbime düşmüş
Nasıl da ağlaşırdık beyhude aşkımıza
Ayaklarımı sürgün kışlar sürüyor

Ağlayan aşkımız kalbin rıhtımını kuşatmıştı
Gecenin kanserinde rüzgârın çığlıkları
Nasıl da ağlaşmıştık sahil kahvesinde
Kalbime fırtınalı sonbaharlar gelmiş

Yitirmişim kalbimi firkat rıhtımında
Veda edip ayrılırken özlem mevsiminde
Nasıl da savurmuştu kader aşkımızı
Başımı döndüren meltemli yazlar esiyor

Çocuksu aşkımız kalbin salıncağına takılmış
Sahipsiz gülüşlerim sürgünlük fotoğrafıma düşmüş
Nasıl da dalmıştık yıldızların kadife rüyalarına
Yakamozlar gecenin makberinde küllenirken

Kalbin rıhtımını çocuksu gülüşler kuşatmış
Aşkın bahçeleriyle süslü doruklar
Nasıl da sarılmıştık akşamın güneşlerine
Ayın gözyaşları rüyanın kanserinde tütüyordu