17
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1201
Okunma
Zaman diliminin gün batımında
Özlemler konmasın düşüne senin
Üşüyen özlemin iz düşümünde
Gelmesin kötü hal başına senin
Niye hüzün yağar dağdan, tepeden
Bacadan çıksalar, girer kapıdan
Ağustos ayında, kardan, tipiden
Kurbanım o hilal kaşına senin
Sevda deryasına ümitsiz dalma
Hasret yokuşunda nefesiz kalma
N’olursun üzülüp hicrana salma
Razı olmam gözde yaşına senin
Hayrolmayan işe, perde kapansın
Rahiyalar coşsun, tüm şemler yansın
Bu dil huşu ile, adını ansın
Başımı koyayım döşüne senin
Ahkam değil ey can, nefes kesilsin
Can kulak açılsın ve de susulsun
Hisar burçlarına, hilal asılsın
Gitmez mi nazlı yâr, hoşuna senin
Ömrün günlerinde, yok dersin ahenk
Hüner sende canım, sevdiğine denk
Sendeki güzellik en güzel mihenk
Karışmam bu yüzden, işine senin
Böyle dolu dizgin koşarken zaman
Hazan mevsiminde hüzün ne yaman
Aşk-ı muhabbete diyorken aman
Böylece takıldım peşine senin
Teselli esvabın, giyerek salın
Sadakatle yere değerken alın
Sonu vuslat derler, gittiğim yolun
Alıştım attığın taşına senin
Acil sesleri var , kalp vuruşunda
Vakur var her zaman o duruşunda
Şaşırtırsın her dem ses verişinde
Yazdığım gider mi, hoşuna senin
“Lüzumsuz rastladı, kışına senin”
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
MİHENK: 1-Mihenk taşı 2. Birinin değerini, ahlakını anlamaya yarayan ölçüt
5.0
100% (10)