Sana derim sana ey sevda gülüm
Şu ağzın dolunca gülmedin işte
Ben senin dalında Şeyda bülbülüm
Şu gönül kapımı, çalmadın işte
Yâr diye gönlümü, almadın işte

Geçiyorken sensiz günler geceler
Şu dilim hiç durmaz adın heceler
Sevda çeker imiş böyle niceler
Aylar yıllar geçti gelmedin işte
Sevda çiçek açtı bilmedin işte

Sabah, akşam, her gün yollara baktım
Adaklar adadım, çok mumlar yaktım
Göz yaşım sel oldu, nehr olup aktım
Gözümde yaşlarım, silmedin işte
Bir saat yanımda kalmadın işte

Serimde dolanan, tüm yeller gibi
Sazımda inleyen, sır teller gibi
Ömürler bahşeden şu eller gibi
Bir yudum sevgini, bölmedin işte
Yüreğinde beni, bulmadın işte

Bu gönül bahçemden sevgi dererek
Tatlım, canım deyip, gülümseyerek
Elime bir fincan kahve vererek
Yazık eller gibi, olmadın işte
Turnalarla haber salmadın işte

Ellere bakıp da nispet yaparak
Sevenlere bakıp hisse kaparak
Ansızın yaklaşıp, sevip, öperek
Ferhat’ca dağları delmedin işte
Destursuz gönlüme dalmadın işte

Lüzumsuz sevgide şansın yoğ imiş
Hasretle, özlemde derdin çoğ imiş
Sevdan ki yürekte koca dağ imiş
Şu gönül kapımı çalmadın işte
Sen diyen gönlümü çelmedin işte

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ