3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1395
Okunma

Yıllarca yılmadan içimi çektim
Çilemi yoğurdum taş oldu gardaş
Bir soysuz elinden göz yaşı döktüm
Yediğim zehirli aş oldu gardaş
Bal yapmaya gül aradım bağlarda
Isınmaya dal aradım dağlarda
Bir çare olmadı ölü/sağlarda
Mutluluk hayalle düş oldu gardaş
Ektiğimi bir hoyratca el yoldu
Ambarıma ekin değil yel doldu
Eğriler doğru’nun kardeşi oldu
Bu da hepisine baş oldu gardaş
Hadsiz hudutsuzlar geldi peşimden
Atamadım gitmediler başımdan
Pence yedim yara aldım kaşımdan
Aslanım kedi’ye eş oldu gardaş
*
Leylican acılı başımla kaldım
Hüzün kardeş oldu gaflete daldım
Kendimi bir dipsiz kuyuda buldum
Dört mevsimim kara kış oldu gardaş.
-
Leyla Yıldırım / ANKARA
5.0
100% (6)