baş kaldırsın 
kafa tutarcasına gözlerim
sıksın silahı gecenin alnına 
boşaltsın barut kokusunu ihanetin içine
dirensin yüreğim barikat üstlerinden
titreyen dizlerimin boşalan bağını 
bir kenara bırak 
çöz bileklerimden kördüğümleri
çek al ayaklarım altından kor alevleri 




şahlansın
omuz üstü taşıdığım baş
surlara çeksin asiliğin bayrağını kürekler
şakağımı okşayan ellerin
dağıtsın dört bir yana kaygıları 
sarsın rüzgarın şarhoşluğu
çepeçevre bedenimi
vursun rastgele dalgalar can evime
tırmansın en dik yamaçlarına köpükler
şarap rengine bulansın ufuk
başlasın gece yarısı 
kızgın koyların cümbüş baskınları
seçilsin en körpesi 
menekşe gözlü melezlerin
çoğalsın sokaklarda özgürlük yanı şarkılar 
kızıl vakitlere denk saatlerde
gelsin nazara kör kurşunlar
kırılsın cennet bahçesinin çitleri 
cehennemden feragat edercesine 
sevinsin huriler hep bir ağızdan





ey benim güzel ruhum
ey benim gazabım  
dilimin lisanıyla örtüşen tüm günahları 
tanrı korusun




rüştü ispatlansın meleklerin arş’da
kokuşmuşluk kalksın ortadan
ökçelerim çatırdatsın kaygan zeminleri 
yer yarılsın 
bataklıklar kurusun vızıltıdan
gök çatlasın hasedin tam ortasından 
alnından öpülsün güneş tan vakti
vazgeçmesin kimse davasından 
öne fırlasın mavzer gibi sağlam yürekler 
yok olsun uyuşan beyinler
kahrolsun faşizm avuçlarımda 
un ufak olsun illegal sevişmeler
mezhep ayrımı yapılmasın 
tırmanışa geçsin duvarlarda yükseliş 
dökülsün bendinden azgın ırmaklar 
okyanus taşsın haşmetin doruğuna 
yatağını şaşırsın nehirler
mezopotamya eteklerinde
çığlık çığlığa kalsın martılar 



bir sen
bir de ben sarmaş dolaş 
tutuştursak kâinatı
her şeyi yeni baştan sorgulasak  
ve bu rüyadan 
asırlarca uyandırılmasak...









[sevgi batbay özçelik]

20/06/2013