vurdukça poyraz saçlarıma
hoyrat olur bakışlarım
türküler çıkar ceplerimden
sana sakladığım...

düşük belli bir aşüfte olur sevdam
gülümser yüzüme
mest olur şiirlerim
içime sığmazlar
dökülürler denize...

eser poyraz.
bağrı açık hayaller kurarım
akıl almaz sebeplerle kırılan
yem atarım güvercinlere
berduşlar içerken az ileride
vurulur aşklarım
kelebekler uçar saçlarına...

adımlarım sokakları mecalsiz
delirmek desem halime,değil
en azından onlar dertsiz...

saatler dans eder hüzünle...
pistte seni düşlerim.
saçlarını toplayıp şirinliğini takınırdın ya
aşka gelirdim ben hani..
o anlar acıtıyor artık beni

ellerimizi bırakıp bisiklet sürdüğümüz gün gibiyim
garip bir heyecana esir düşüyorum
ölüyor içim ayaklarımın önünde
basıp geçiyorum....

poyraz vurur düşlerime......
senin eteklerin uçuşur onun yanında
belki de yalnız başına
uçurtmalar uçuruyorsun gülüşlerinden...
mutluluğunla mutlanırım sanmıştım
yanılmışım...
ölümü yazıyorum şiirlerde....

söyle şimdi..
gidişinin bedeli kaç kelime....