Açılmış kucağı merhameti ki sonsuz Sunduğu her nimet açık irfandır bize.
O’ ki tüm evreni yaratmıştır kusursuz Şahitler doğru söyler sözler ayândır bize.
Saçmış engin mânâ gökkuşağı rengine Kalbe ak giydiren sessiz beyandır bize.
Bakan hayran olur kâinat ahengine İbreti almazsak sonu hazandır bize..
Bilinen ne varsa Râbbim’izden deryadır Zerresi Allâh’ın bilki ummandır bize.
Şer olanı sever vesvesesi riyadır Uyarsan nefsine gizli düşmandır bize.
Yanıyor nuruyla gökyüzü, ay ve güneş Bir hür ki mavilik görün cihandır bize.
İnanç sağlam olsun koşulmasın Hâk’ka eş Kaçınılmaz son ki, ateş mekandır bize..
Apsuva..Sakarya..
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İnanç sağlam olsun koşulmasın Hâk''ka eş Kaçınılmaz son ki, ateş mekandır bize.. valla ayakta alkışlıyorum sizi çok çok beğendim şiirinizi yüreğinize sağlık sevgilerimle
Bakan hayran olur kâinat ahengine İbreti almazsak sonu hazandır bize...
hiçbir mümin kardeşimizin sonu hazan değil,bahar olsun inşallah... hatta bu dizelere bakıp,beğenmeyen,gülüp geçenlere bile... o son dizede bahsettiğiniz ateşin bir zerresini hayal edebilseydik başımızı secdeden ayırmazdık heralde... mükemmel bir şiirdi apsuva... binlerce teşekkürler...
Sayın Yetim Ali o kadar güzel bir yorum yazmış ki şiirin anlamına ilişkin, artık sadece, HAYRAN OLDUM diyebilirim sevgili şairem. O kadar ahenkli bir şiir, o kadar anlamı derin bir şiir ki, övgüler yetersiz kalır. Ben çok çok beğendim bu şiirini. Her geçen gün gelişiyor ve çok daha güzel eserler veriyorsun. Candan kutluyorum sevgili apsuva. Tam puan.
"BİZE" redifiyle,herkesin yürek tercümanı olmuşsunuz dizelerinizde...İnsanın aczini ve fakrını bilmesi ve bunu her daim hatırlaması ne büyük tefekkür...Mikroskopla binlerce kez büyütülüp, ancak görülebilen bir mikroba yenilen varlıklarız...Bir benzetmeyle,evreni bir okyanusa benzetme ile,dünyanın bir balık yumurtası kadar hacme bile sahip olamadığını farzedelim bir an...Sahi kişi olarak,hacim olarak, neresindeyiz bu balık yumurtasının,ve de evrenin?Ne kadar aciziz...!Ve de misafirliğimizin bittiği o anda,neleri de beraberimizde götürebiliyoruz ki yanımızda?Ne kadar fakiriz değil mi?Bu kadar nazik ve nazenin bir varlığı,ebediyen diriltmemek de,Allah'ın şanına uymaz değil mi?Ateş ile insanların korkutulması,bana çok garip geliyor...Evrenin sahibi,o kadar şefkatli ve affedici ki...Ateş ile korkutmak yerine,O'nu anlamak ve anlatmak çok daha tebliğe uygun bence...Ürkütmek,korkutmak ve zorlaştırmak yerine;ısındırmak,sevdirmek,kolaylaştırmak...daha evrensel değil mi?Yorumuma,bir bilim adamının ,hepimizi düşündürebilecek bir yazısını eklemek istiyorum...Selam ve sevgilerimle...
Acı Bir Hatıra
BİR KABRİSTAN VARDI. Daha önce şehrin alt tarafında iken şimdi ortalarda kalmıştı. Gelip geçenlere sessizce ölümü hatırlatırdı. Belediye yetkilileri, bir emanet, bir tapu senedi, bir hatıra ve bir uyarıcı olan o beldeyi, maalesef, oradan kaldırmaya karar vermişlerdi. İlân yapıldı. “Falan kabristan şu tarihte sökülmeye başlanacak. Cenaze sahiplerinden isteyenler o güne kadar cenazelerini filan kabristana aktarabilirler.” diye. İlâna pek iltifat eden olmadı. Zira uzun süreden beri bütün vefat edenler şehrin yeni kabristanına defnediliyordu. Burada kalanlar, yıllar öncesinin insanlarıydı. Çoğunun sahibi çıkmadı. Derken beklenen gün gelip çattı. Kepçe o koca beldeyi birbirine kattı. Görünürlerde beden denilebilecek bir şey kalmamıştı. O vücut binalarının kolonları hükmündeki kemiklerden henüz tam çürümeyenler birbirine karıştı ve kamyonlara dolduruldular. O garip manzaranın halâ tesiri altındayım. O gün kemikleri kamyonlara yüklenen insanlar, daha dün bu şehrin sakinleriydiler. İçlerinde zengini de vardı, fakiri de... Alçak gönüllüsü de vardı, kibirlisi de... İffetlisi de vardı, şehvet düşkünleri de... Birbirini çekemeyen ve çok büyük mücadeleler veren rakipler şimdi aynı kamyonun arkasında sarmaş dolaş olmuşlardı. Ve hepsi, yeni gafillerin oynaştığı bu beldeyi artık terk ediyorlardı
Gönül gözü ile bakmasını bilenlere huzur veren dizeler...Yürek Hak aşkıyla yanıp kavrulsun ki;cehennem ateşi ırak olsun...Yoksa vay halimize...Yüreğe sağlık maneviyat dolu dizeler...Saygılar..
Yanıyor nuruyla gökyüzü, ay ve güneş Bir hür ki mavilik görün cihandır bize. İnanç sağlam olsun koşulmasın Hâk''ka eş Kaçınılmaz son ki, ateş mekandır bize..
İnançsız yaşayan insanları kavak ağacına benzetirim hep.Seneler sonra içleri boşalır.Güzel dizeler.Kutlarım.Yüreğinize sağlık.RABATLI
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.