2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1539
Okunma
Seni bir kez gördüm
Sonra yüreğim sana bağlandı
Oldu çözülmez bir kör düğüm
Sensin düşler de gördüğüm
Ah o pırıl pırıl bakışların
Beni aşk belasın da aşık eyledi
Ah o gözlerin
Sen kokan türküler söyledi
O günden bu yana
Sızlar da durur içim
Seni sensiz yaşamak olsa benim sevdam
Gözlerime gözlerindir deli davam
Yüreğim de sen dilim de sana duam
Harman olurum sevginle yağmur bulutum…
ismin pelesenk olur dilime
Dilim kalbime vurur
Sol/um da sen atarsın
Neylersin sen de bana susarsın
Ben seni nasıl sevdim bilir misin
Önce yar diye
Sonra çocuklarıma ana
Diye sevdim
Kimselere diyemedim
Gizledim
Sakladım seni
Hem aklımdaydın
Hem saklım da
Çıkarsız sevdim seni
Bir gül gibi besledim
Ta kalbimin derinliklerin de
Kalbimin pusulası seni gösteriyor
Rotam sensin
Limanım sensin
Ayaklarken kalbinin kıyısın da
Kalbine girmekten korkuyorum
Çünkü gözlerin derin denizleri andırıyor
Kalbim güvenlik şeridine takılıyor
Dolunaylı bir gece de
Mehtap eşliğin de
Hırçın dalgaların sesi kalbime çarpıyor
Ve ben ise sadece sana göz atmakla yetiniyorum
Kirpiklerimden sen damlıyorsun
Sensizlik yitik kılıyor beni
Kalbimde seni özlüyorum
serap görüyorum
Senin suretin su gibi çöllere düşüyor
Kalbim kadar yakınım sana
Ama bir o kadar da uzak
Herkes gözüyle bakar sevdiğine
Ama ben senin gözlerine
Gönül penceremden kalbimle baktım
Seni seyre dalmak için
Ağma olur gözlerim çünkü aşk
Gözle değil kalbinle bakabilmektir
Öyle çok fazla hayalim yok
El ele tutuşuruz
Çay yudumlarken
Muhabbet demleriz çay tadın da
En fazla
en fazla
göz göze geliriz
Şiirler yalnızlığımın adıydı
Şiirler sevgimin duvara yansımasıydı
Duvarlar eşlik etti bana
Duvarlar şahitlik etti
Sigaramın dumanı
Evin rutubetine karıştı
Ve kalbim de sen doğdun
Sana ulaşamıyorum diye içmedim
Kendimden geçmedim
Anlayacağın kadeh kaldırmadan
Aşkın sarhoşu oldum
Aşk da bu değil midir
Sevgilinin gözleri sarhoş etmez mi?
Ben senin gözlerinde aşkı tattım
Aşk sarhoşu oldum
Herkes kendi yoluna yürürken
Ben senin kalbine yürüdüm
Ve kalbin de durdum
Göz yaşım kadar
Söz yaşlarım var
Her aşığın senin gibi bir muradı var amma
Sensin benim dermanım gönül yarama
Bana aşkı sevgiyi hasreti özlemi sor ama
Sensizliği sorma anlatamam dördüncü cemrem
Seni sevmek
Taze bir ekmeği fırından alıp
Kokusuna kapılmak gibi
Çektikçe içime çekesim gelir seni
Sonra ellerini tuttuğumu hayal ederim
Kızarır yüzüm başımı öne eğerim
Muzipçe gülerim
Hayali kızartırsa benzimi
Gerçeği ne olur ey ben diye
Bir sürü merhabalar sakladım sana
Ama sana bir kez olsun merhaba diyemedim
Sevdiğine merhaba diyememek ne kötü
Kör kütük ona vurgunsun
bir o kadar da ona hasret
Cemre havaya suya toprağa düşer ya
Sen benim kalbime düştün
Dördüncü cemrem…
El alemin dilin de yağmur olmaktansa
Göz yaşlarım yağmur olsun
Ama sen temiz kal
sessiz kal
O benim gönlümün cemresi
Gelsin bana benim olsun diye geçirdim gönlümden
Ama kimseye diyemedim
Sadece sustum
Evet sana ulaşamam diye içim acıdı
Ama senin acın bile tatlı geldi bana
Dileğimsin
Duamsın
Sabrımsın
Yusuf misali sabırla imtihan olacağım galiba
Fakat sen Züleyha değilsin
Ama Züleyha kadar güzelsin
Ay gibisin
Güneş gibi ışıklar saçarsın
Bende Yusuf misali kuyuya düştüm
Ama benim kisi aşk kuyusu
Sen de imtihanım
Sayfalarca mektuplar yazdım
Mürekkebi kurumadan
Sensizlik ateşinde har oldu
Küllerin de bile sen kokuyorsun
Aynı şehirdeyiz ama sana hasretim
Karşıma alıp gözlerine bakamıyorum ya
Şimdi gökyüzü bile bana gurbet iken
O gelsin bir kez göreyim
Diyemedim sadece sustum
Şiirler besteler güfteler
Sol anahtarları sol/uma karışıyor
Ham olan kalbim
Gizemli nağmeler eşliğin de pişiyor
“ Dilekler saçtım gönlü güzele
Dua ettim dert anlattım şiire gazele
Şarkılar yazdım seni bilen saz ile
O naz eder, ben niyaz ederim ”
Şiirleriyle seni uyudum
Sana uyandım
Senden sonra
Vazgeçmekten vazgeçmeyi öğrendim
Vazgeçmeler aşkı öldürür
Göz yaşıyla doldurur
Ondandır benim vazgeçmelerden vazgeçmem…
Gel yağmur bulutum ol desem
Serinlet yüreğimi
Tane tane aşk yağ bana desem
Olmaz diyeceksin belki de
Korkum mu engel oluyor dilime
Bunu da bilmiyorum
Seni düşünüyorum sana susuyorum
Lal oluyorum
Sen de bana lalsın sevdiğim
Çünkü sen beni bilmiyorsun
İncinmesin yüreğin
Gözlerin tebessümle yıkansın hep
Sen tebessüm eyle
Ben senin tebessümüne
Kanarım
Yanarım
Saçlarının rengi gözlerine karışır
Rüzgar kokar saçların
Deniz kokar gözlerin
Sakın kapatma gözlerini
Korkarım karanlık da kalırım
Gözlerin boşluğa akan ırmak olmasın
Gözlerin bana bakan ırmak olsun
Gözlerin ben dolsun…
İlk kez dalgalarım eylül gecesinde
Senin sahiline vurdu
Ve bu şiiri de bir eylül gecesinde
Kalemimi gönlüme bandırıp
Kağıdımın kapısını çaldım
Umudumsun tutunduğum
Ben senin için gülümsemeyi sevdim
Gözlerine hasret
Mektuplarım var
Kalbimin toz tutmuş rafların da
Bir gün okunur hazzıyla biriktiriyorum
Ne var ki gönlüne giden adresin yolu
Hangi muhitten geçer bilmiyorum
Sükutum nabzıma vurdu
Nabzım da ve kalbim de sen atıyorsun
Resimlerin de beni susuyorsun
Günlerim bomboş geçmedi
Her günüm senle geçti
Bugün günlerden sen
Saat sana aşk var
Takvim yaprakları seni gösteriyor
Ah kaç gece hem senle hem sensiz
Kaç gece gözlerin gibi sessiz
Kaç gece sen kadar temiz
Kaç gece sen kadar huzur verir
Tan ışığı gibi doğdun kalbime
Ama aşkın güneşi batmaz sevgili
Olsa olsa ay ışığında aşk tazeleriz…
Dualar bırakıyorum dudaklarına
Beni söylesin diye
Bu gecenin kör karanlığına ışık ol diye…
Sana en saf ve temiz duygularla teslim oldum
Hüzünlerine dualar sürdüm
Hem rüzgarım oldun hem yağmurum
Rüzgar kokan bahçelere seni sordum
Hepsi tek bir cümle de buluştu
“onunla kalbini süsle” dediler
Süsle kalbimi ey sevgili
Yüreğin de yaşadıklarını söyleyemezsin ya
Seni yaşıyorum
Senle olan duyguları yaşıyorum
Yüreğimiz yaşamaya yetiyor sevgiyi
Ama bir kez olsun seni seviyorum diyemedim
Belki de aşk yüreğin de yaşatıyor
Ama dedirtmiyor
O iki kelimeyi…
Sen bir gülsün
Solmana izin vermeyeceğim
Aşk ise bir diken
Gül dikensiz olmaz
Sende aşksız olmazsın
Yağmur bulutum
Beni bilmesen bile yüreğim de
Bir ömür solmazsın
Sen yabani bir gül değilsin
Has bahçem de duran
En güzel kokanımsın
Yüreğimi yakansın
Cansın
Can/an/sın
Sen yağmur kokan sabahların eşiğin de bekleyen
Has oda da saklı hazinemsin..
Can kenarın da seni izliyorum
Senin yüreğine yolculuk ediyorum
Yanağımdan şehirler damlıyor
Ve senin gözlerin asude bir aşka
Sürüklüyor beni..
Sesime nem kaçıyor seni düşündükçe
Yaramaz çocuk nidalarıyla
Huysuzluk ediyorum kalbime
Sensizlik
Bu kentte her yüze sen diye bakmak
Her şiir de seni bulmak
Bir bülbülün namesin de seni duymak
Ve senin alev gözlerin de yanmaktır…
Pervaneler gibi
Pervaneler de öyle ya
Yanacağını bile bile şem ışığına varmak için
Yanmayı göze alırlar
Sen benim ışığım oldun
Yandım ışığınla
Karanlık geceler de aydınlattın dünyamı
Yitik harflerle ismini şiirlere karaladım
Yüreğime bandırdım harfleri
Ayın şın ve kaf harflerin de buldum seni
Bu üç harf değil midir aşk yazan
Senin düşündüm ve bir mısra patladı içim de
“sen bir türküsün gönül dilimde
Taze taze kokarsın sol dalımda
Seni nakış eylerim sağımda solumda
Yanık bir türkü de hicaz ederim”
Aşk ulu orta olmaz sevdiğim
Sevgiliyi bir kalp bilir
Bir de bir çift göz
Seyyah olursun sevgilinin gözlerin de
Kah mektup da onu bulursun
Kah şiir mısraların da yada
Yere inen bir yağmur damlasın da…
Gözüm aydınlanmayan geceler de dolar
Bende teselli ederim kendimi
Gözüme o kaçtı derim tebessüm ederim
Eşe dosta desem belki gönül hatırına
Bir selam söylerlerdi
Ama bir selam bile söyleyin diyemedim
Sadece sustum
Belki aşk susmaktı
Sükut etmekti
Sevgili karşısın da konuşamamaktı
Lal olmaktı
Sevgilinin bahçesinde
Onu izleyen ama dokunamayan
Helal olmaktı…
Yusuf Usuğ
5.0
100% (1)