3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2082
Okunma

zaman yılların öncesi
burası anadolu da bir kıyı kasabası,
bizim oğlan buraların yakışıklısı
evde iki çocuk bir de karısı
davul zurnayla uğurlandı
bizim oğlan şimdi asker yolcusu
önce hazır ol, rahat, yat, kalk
sağa bak, sola bak, geriye dön derken
acemilik bitti teskere henüz erken
bizim oğlanın mesleği elinde
o kocaman şehirde izin kağıdı hep cebinde
bir gün bir kızla tanıştı gönlü tutuldu birden
kız cicili bicili havalı mı havalı bir dünya güzeli
oğlan desen zaten yakışıklı bir şey
zamanla gelişti aşk değişti her şey
onlar iki canda bir beden yastık yorgan demeden
bizim asker yalansız kız her şeyi biliyor
ama şu bir gerçek o an ikisi de birbirini seviyor
teskere zamanı geldi çattı istemeden
o şehirde son gece geçecek sevgilinin evinde
evde eksik olan bir kuş sütü desem de
kuş tüyü yatak hazırlanmış bile özenle
sansürlü gece geçip sabah olduğunda
kız aşkını beslerken gözleri gözlerinde
birden sorar "gözlerimde ne görüyorsun" diye
bizim oğlan şaşkın şaşkın düşüncede
kız başlar konuşmaya içinden geldiğince
"gerçek aşkı senin gözlerinde yaşadım
sen ki en büyük aşkımsın
geçmişte de gelecekte de
gönlümün ateşi gözümün yaşısın "
hani daha sıralar bir bir aşkını
dilinin döndüğünce
bizim oğlanın pek hoşuna gider
bunları düşünürken kendini bulur evinde
evde yine davullar zurnalar
hanımın yanakları bir kırmızı bir pembe
gözlerinin içi gülüyor hasret bitti diye
neyse bir şekilde sabah oluyor işte
bizim oğlanın aklı eskilerde
birden aklına gelir işte dönüp karısına:
"gözlerimde ne görüyorsun"
kendinden emin bir edayla açar gözlerini
karısı bakar, bir daha, bir daha bakar
bizim oğlanın kalbinde bir heyecan içinde bir ürperti
bekler, bekler, bekler
karısı hala bakar, bakar ve cümleyi kurar
"baktım gözlerinde çapak var"
..............................................
kıssadan hisse:
bakmak değildir hayatı sevgiyle yaşamak
görmektir önemli olan hayatı
baktığın değil gördüğün sürece yaşarsın aşkını...
12/10/2007
İhsan ÇAYBAŞI