7
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3816
Okunma

Zaman coşkun akan ırmaklar gibi
Gürül gürül akıp giderken yanımızdan
Tekmelerken göğsümüzü ihanet odakları
Uyanamadık gaflet uykularımızdan.
Seyrettik kuşların kanatlarında uçup giden baharı
Sevmesek de bu kambur duruşunu
Korkup korkunun sesinden
Yürüdük çizilen izden
Üşüttük yürekleri sevgisizlikten
Alkışladık yalanın doğruyu vuruşunu.
Sarıldı cüceler devlerin boğazına
Avuçlarında kan ve kin tohumları
Eke eke toprağımıza
Başladılar hasada.
Yolundu tel tel aydınlığın, kardeşliğin saçları.
Aynalar gülmüyor bakınca yüzümüze
Çünkü,
Yenildi direnç zulme.
Lal oldu dilleri umudun özgürlüğün
Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete
Mahşerin dört atlısıyla.
Koşarak dolu dizgin,
Sorumsuz ve duyarsızca
Gidiyoruz ulusça,
Karanlığın, cehennemin sultasına...
MELAHAT ÇETİNKAYA
5.0
100% (5)