0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
773
Okunma
Aşkın serinliğine kovalıyorum seni
Zümrüt saçlı baharlara
Gözlerin parıldayan kehribar
Ellerin yed-i beyzâ
Kızaran akşamlarda izliyorum yokluğunu
Sensizliğe bürünüp
Sakın unutma sensizlikte olduğumu
Hissiyatımı öğütlüyorum sana
Gökkuşağı misali
Renklerinin altından geçiyorum
Bulutları delerek
Güneşi heceleyerek
Her gün ayrılık türküsüne inat
Ozanlar dinliyor
Vakitler avutuyorum
Anlasana geçmişe bakıp buğulanıyorum
Öksüz kız yanağında tüllenen yaş gibiyim
Boşluklara koşturuyorum arada
Duygularım renksiz
Öldürücü hisleri kovalıyorum
İnliyorum durmadan
Takatimi teperek
Hasretin pençesinde
Sende başka bir esinti var
Bambaşka
Ta hücrelerime kadar işleyen
Azgın çocuklar gibiyim
Kör oluyorum seni görünce
Yaş döken gözlerin olayım
Mısra mısra dopdolu
Senli gurbetleri ne çok sevdim ben
Divâne vâdilerinde
Yosun gibi serin
Ve ıslak mimiklerin tedirgin
Öyle güzel ki bakışın
Boşluklara koşuyorum seni görünce
Körpe beden sessizliğin
Seher yeli tıpkı saçların
Yüzün dupduru yağmur bulutu
Öyle güzel ki bakışın
Yalnızlığın hasret
Yokluğun tutsak gibi
Gözyaşların inci, gülüşün toy düğün
Sahi ellerin, ellerin sorma
Uzat bana gözlerini
Öyle güzel ki bakışın
Öyle güzel ki
Gel gir kırık kalbime
İki büklümün olayım
Duyuyor musun?
Ömer Ekinci Micingirt
5.0
100% (2)