Bir Nesil Vardır...

Sofrasından eksik, olmaz çorbaya
Verilen her şeyi,atar torbaya
Kendisinden kat kat, büyük urbaya
BOL diye sevinen bir nesil vardır...

Tırmanır varlığa, örülen sete
Zengine yetmez ki, garibe yete
Kurbandan kurbana, gördüğü ete
KOL diye sevinen bir nesil vardır...

Yakalar kaçsanda, burdan uzağa
Durmadan zam gelir, eşya,azığa
Pazarda, markette, yenen kazığa
DAL diye sevinen bir nesil vardır...

Birazcık cilveye,kanıyor naza
Baharda nişanlı, düğünü yaza
Sevip, isteyerek, aldığı kıza
DUL diye sevinen bir nesil vardır...

Söylediğim söze, sanmam alına
Değer vermezimiş, dünya malına
Ezelden ebede, garip halına
FAL diye sevinen bir nesil vardır...

Tribleks evleri bilmez ki geze
Bu nasıl adalet,nereden seze
Küçücük odaya, serdiği beze
ÇUL diye sevinen bir nesil vardır...

Bilmem ki buradan, gidiyor nere?
Bir yanı uçurum, bir yanı dere
Geçtiği çamurlu, patika yere
YOL diye sevinen bir nesil vardır...

Adalet yakışır,elbet Ömer’e
Birkaç delik daha, açmış kemere
Babadan kendine, kalan semere
MAL diye sevinen bir nesil vardır...

Yüzüne kapanmış, varsa kapıya
Mezarlar ölünün, bakma tapuya
Mehmet’in Kendini, saran yapıya
SAL diye sevinen bir nesil vardır...

Ulvi mehmet