27
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
3588
Okunma

Dertlerin sıralı bilirim dostum
Şu kader Aslı’yı kül etmedi mi
Ben Durak dostumu dinledim sustum
Mecnun’u çöller de del’etmedi mi ?
Yusuf’um da aldı şerden nasip’in
Attılar kuyuya, kestiler ipin
Evlat acısıyla yanan yakup’un
Gözünde yaşını sel etmedi mi ?
Ya sabır çek,ibretle bak çevrene
Geçici bir mekan konmuş evrene
Diyor ki yaratan, farkı kavrana
Bir çakır dikeni gül etmedi mi ?
Çile, elem, keder ne de çoğ imiş
Kimine dağ, tepe, bahçe, bağ imiş
Nasipten öteye bir yol yoğ imiş
Acı kahve, çayı, bal etmedi mi ?
Vuslat ki sevdanın bittiği yerdir
Bazan hayrımıza gelen bir şerdir
Belki ayrılıkta bir hayır vardır
Balığı Yunus’a sal etmedi mi ?
Demem oki Durak birde tersten bak
Nasipte olsaydı, ederdi o Hâk
Onun kararları değişmez mutlak
Musa’ya deniz’i yol etmedi mi ?
Dilerse düz eder dere, bayırı
Çok seviyor Mevlâm kula hayırı
Tam üç asır sonra, yedi uyuru
Çağırıp Dünya’ya gel etmedi mi ?
Dedem Korkut gibi boylar boyladım
Durak’ım sen sordun ben de söyledim
Lüzumsuzluk yapıp biraz payladım
Herkes gibi rızkın bol etmedi mi ?
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (21)