2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1396
Okunma
Ceddim, Osmanlı’nın geçtiği yerler,
Yıllardır peşinden bakıp duruyor.
Elvan çiçeklerin açtığı yerler,
Melül mahzun boyun büküp duruyor
Plevne içinde bir Osman paşa
Adını duyanlar düşer telaşa
Hasretle başını vuruyor taşa
Tuna gamlı gamlı akıp duruyor
Kosova’da Murad Hüdavendigar
Zaferler bıraktı bize yadigar
Şimdi kervan konmaz hanlar tarumar
Derdini dağlara döküp duruyor
Yağmurla bu şehrin gözün yaşları
Çeşmesi kurumuş köşe başları
Süvarisi gelmez binek taşları
Baykuş konmuş ağıt yakıp duruyor
Doğuyu batıya Mostar bağlıyor
Altından Neretva nehri çağlıyor
Tepedeki Haç’a bakıp ağlıyor
Kahırla içini çekip duruyor
Her kim uğrayıp ta halini sorsa
Bir bir anlatacak ne derdi varsa
“Üsküp,Şar dağından uzanan Bursa”
Bağlarında güller kokup duruyor
Bir yanık türküdür dillerde Budin,
Evlad-ı Fatihân diyarı Vidin
O mesut günlerden bir kelam edin
Sinesine kasvet çöküp duruyor
Bir şanlı destanın adı Niğbolu
Tuna kıyısında zaferler yolu
Şimdi ufka dalmış gözleri dolu
Yıldırım’a selam çakıp duruyor
Kanuni’nin son seferi Zigetvar,
Son nefese kadar hakka hizmet var
Almak isteyene nice ibret var
Her yanda meydana çıkıp duruyor
Beş vakit ezanla inlerken doruk
Güven timsaliydi baştaki sarık
Şimdi yad ederken yüreğim buruk
Minareler kaşın yıkıp duruyor
Kul Hakkı bu hali söylemez diller
Susuzlara su vermiyor sebiller
Harabe camiler sönmüş kandiller
Ah dedikçe bağrın söküp duruyor.
5.0
100% (1)