Ömür denilen süre elimizden uçmadan,
Kader beni ölüme sürmeden gel bir tanem.
Sana aşık gönlümden tam transit geçmeden,
Kapım açıktır sana vurmadan gel bir tanem.

Bekletme ölüm gibi acep ne zaman diye,
Nefessiz sancılarda aykırt ma aman diye,
Ayrılığı bilirim her zaman yaman diye,
Umudum kanadımı kırmadan gel bir tanem.

Duymadan gel şu gönlüm ölümün kokusunu,
Koymadan yüreğime ölümün korkusunu,
Göçmen kuşlar söylerken ayrılık şarkısını,
Azrail soruları sormadan gel bir tanem.

Gelki açılsın gözüm Kirpiklerim düşmeden,
İrmik helvam kavrulup ateşlerde pişmeden,
Belediye kepçesi mezarımı eşmeden,
Kefenim bedenimi sarmadan gel bir tanem.

Kaderin çemberinde dönerim başım döner,
Titreyen duyguların artık ışığı söner,
Beni bir şey yıkamaz ancak sensizlik yener,
Zayıf düşmüş şu kalbim durmadan gel bir tanem.

Ozan zekim der sözü belki duyarsın diye,
O verdiğin sözlere bir gün uyarsın diye,
Beni insan yerine olur koyarsın diye,
Huzuru mahşerime varmadan gel bir tanem...

OZAN ZEKİ TUNÇ