Hasat zamanıymış geldik dünyaya
Büyüdük, beslendik, güldük be dostum
Sırtımızda kırk beş parçalı aba
Üşüdük, titredik, güldük be dostum.

Güneşleri, sıcak yatakta değil
Değirmen taşında karşılamışız
Öğünümüz dört beş katıkla değil
Olanları candan paylaştık dostum.

Rüzgar ıslık çalmış penceremizde
Sıcacık yürekler ısıtmış bizi
Radyosuz, ışıksız her gecemizde
Bizi asker öyküleri coşturdu dostum.

Sanmayın ki açtık, açıktık diye
Dostlarımız yerken, doyardık dostum
Üç kuruş paramız olmazdı ama
Masaya yürekler koyardık dostum.

Komşuluk çatkapı, randevu ne ki
Rezervasyonludur şimdi sizdeki
Koltuklar kadife değildi belki
Ama döşeğimiz sıcaktı dostum.

Dostluklar mekanı kahveler hanlar
İlim irfan yuvasıydı divanlar
Şimdilerde ise ah şu mekanlar
İnsanı insana satıyor dostum.

"Cafe"ler cafcaflı , sözler sinkaflı
İki ahbap konuşamaz etraflı
Eleştirin ama biraz insanflı
Bak aynaya, fosil kimmiş gör dostum.

K.GÖRMÜŞ