Eğer düşer isem ben birgün yere
Tutupta kaldıran eller sağ olsun
Gönülde durmadan kanarsa yara
Gözümden inen şu seller sağ olsun

Seven bir yüreğe sorulmaz neden
Uzak diyarlardan dönmezmiş giden
Dostlar meclisinde bizi yad eden
Adımı zikreden diller sağ olsun

Dalında yaprakla gonca bitiren
Şeyda eyleyipte çöle götüren
Nağmeyle şakıtıp, aşka getiren
Bülbülü söyleten güller sağ olsun

Ilgıt ılgıt esip huzur bulduğum
İçim çekişte mutlu olduğum
Kokusuyla birlik selam aldığım
Saçımı okşayan yeller sağ olsun

Önde koşup giden deli çağlarda
Bağban olup böyle bahçe bağlarda
Üstünden geçtğim ulu dağlarda
Kekik,nane kokan beller sağ olsun

Kaldıramaz oldum dertli başımı
Uçurdum yuvadan gönül kuşumu
Ölmeden göreydim beyaz döşünü
Gerdana dizilmiş çiller sağ olsun

Bir uzun havayla dağlar aşarım
Türkülerle doğdum, onla yaşarım
Mızrap dokundukça ben de coşarım
Lüzumsuz sazında teller sağ olsun

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz