2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1035
Okunma

Mehdi Aksu
26 Eylül 2012/Yeni Mesaj Gazetesi
İnkarı mümkün olmayan Gadir-i Hum
Bütün Ehl-i Sünnet ve Şia müfessir, muhaddis ve tarihçilerin icmasına göre Gadir-i Hum olayı Hz. İmam Ali (a.s) hakkında şöyle gerçekleşmiştir: Hicretin 10. yılında Resul-i Ekrem (s.a.a) veda haccından dönerken Gadir-i Hum denilen bir yere geldiğinde Cebrail şu ayeti getirdiler "Ey elçi Rabbinden indirilen emri ilet, eğer bunu ifa etmezsen onun elçiliğini yapmamış olursun ve Allah seni insanlardan korur. Şüphe yok ki Allah kâfir olan kavmi doğru yola iletmez, onlara başarı vermez." (Maide, 67). Cebrail tebliğ ayetinin inişinden sonra, Allah tarafından Hz. Peygamber (s.a.a)’e Hz. Ali (a.s)’ı veli ve imam unvanıyla tanıtarak, o makama atamasını ve ona uymanın ve itaatin farz olduğunu bildirmesini iletti. Hz. Peygamber (s.a.a)’in kafilesinden geride kalanlar ulaştılar. O mekânı geçip gidenler geri döndüler. Hava aşırı sıcaktı. Halk hırkasının bir kısmını başına, diğer kısmını ise aşağı attılar. Öğle ezanı okundu ve namaz kılındı. Namazdan sonra develerin sırtındaki aletlerden yüksek bir yer yaptılar. Hz. Peygamber (s.a.a) yüksek bir sesle herkesin dikkatini üzerine çekerek şöyle buyurdu; "…Ben sizlere iki ağır emanet bırakıyorum bunlardan biri Allahın kitabı Kur’an, diğeri ise İtretim Ehl-i Beyt’im. Bu ikisine beraberce sarıldığınız müddetçe benden sonra asla delalete düşmezsiniz." Sonra yanında olan Hz. Ali (a.s)’ın elini tutarak kaldırdı ve şöyle buyurdu; "Şüphesiz Allah benim mevlamdır ve ben müminlerin mevlasıyım ve onlara kendi nefislerinden evla ve daha öncelikliyim. Öyleyse ben kimin mevlası isem Ali de onun mevlasıdır. Allah’ım, onu seveni sev ona düşmanlık edene düşman ol. Dostlarına yardım et ve alçak düşürmek isteyeni alçalt. Onu hakkın mizanı, mihveri ve ölçüsü karar kıl. Ey insanlar burada bulunanlar burada olmayanlara bunu iletsin." Halk dağılmadan önce Cebrail şu ayeti getirdi; "Bu gün sizin dininizi ikmal ettim, size verdiğim nimetimi tamamladım, size din olarak İslama razı oldum."( Maide, 3) Bu sırada Hz. Peygamber (s.a.a) Allahuekber nidasıyla, dinin ikmaline ve nimetin tamamlanmasına ve Allah’ın ona verdiği risalet ve Ali (a.s)’a verdiği velayete olan rızasından dolayı şükretti. Gadir-i Hum hutbesi çok uzun bir hutbedir. Bu hadiseyi ve hutbenin tam metnini görmek isteyenler Prof. Dr. Haydar Baş Hocaefendinin kaleme aldığı "İmam Ali" isimli kitabına başvurabilirler. Ayrıca merhum Allame Emini “El- Gadir” adlı eserinin 1. cildinin 14. sayfasından 61. sayfasına kadar Gadir-i Hum olayını nakleden 110 sahabenin adını zikretmiştir. Bunun yanı sıra 84 tane tabiinden ve 361 tanede Ehl-i Sünnet âlimlerinden nakletmiştir.
Bazı Ehl-i Sünnet âlimleri Gadir-i Hum olayını inkâr edemedikleri için “Ben kimin mevlası isem Âli’de onun mevlasıdır.” hadisindeki mevla kelimesini ve bu hadisi tahrif etmeye çalışmışlar ve hadis de geçen mevla kelimesini “dost” manası ile eşdeğer tutmuşlardır. Bu manaya sarılanlar Hz. Ali (a.s) hakkındaki tarihi bir gerçeği inkâr ve reddedemedikleri için, güneş balçıkla sıvanır zihniyeti ile böyle bir girişim de bulunmuşlardır. Bu zihniyet ve tahrifata Allah’ın izni ile yarın cevap vereceğim. Şimdilik selam ve dua ile
Her anım takva olsun, ömrüm böylece solsun
Razıyım kaderime, Allah’ıma hamdolsun
Herkes tutturmuş bir yol, yanıyor sağ ile sol
Kol gezen fitne fesat, kökten helak yok olsun.
Hayat tam bir akıştır, başı belli sonu bir
İstek dışıdır ömür, canlar gidecek bir-bir
Ak ve karadır zaman, kul olsa da çok yaman
Gelip çatacak o an, sen titresen de tir-tir.
Bayır düz bir yokuştur, gel bir kadeh tokuştur
Tüm görenler kıskansın, bilsin bu son yokuştur
Her şeyde bir hayır var, ölüm olsa da ucu
Şükret Allah katına, inan bu son yokuştur.
İslam ilimdir Ali, Ali ilimdir mutlak
Kalbinde varsa Allah, Ali seversin mutlak
Ali demeyen Yezit, lanetlendi sonsuza
Allah Aşkı’ysa yaşam, Ali’ siz olmaz mutlak.
5.0
100% (1)