Azar
insan, yemeli arada sırada azar
yoksa, arsızdır eninde sonunda azar
ve, gelip münker-nekir başlamadan sınav
olmadan rezil, uslanmalı azar azar

Yaram/az
sen asi sen yaramaz
aşkın bana yaramaz
bir yara da sen açma
sanma benim yaram az


Dikenim var
Gülüm deme, dikenim var
Gülüzarda dikenim var
Susma sen şeydayı bülbül
Leblerimi dikenim var


Kandım
vuslat vursun gönlüme, puslu hasrete kandım
Damarlarımdan akıp, sana ulaşan kandım
Yedi düvel dolaştım, sonunda sana kandım
Ben seninle dirilip, seninle ölmeye geldim.


Sağnak
yar,yokluğun çok büyük azap
ben hasretinle kurumuş toprak
özlemin kapkara bir bulut
sen yağsan üstüme sağnak sağnak.



Azat
çareler kelepçeli gözlerinde mahpus
kelimeler düğümlü dillerinde mahpus
sevdam can çekişiyor ellerinde mahpus
vazgeçtim senden azat et artık



Aşkın ilk bakışı
sen, bakma bana öyle
hoşlanıyor gibiyim
karşılık verirken bakışlarına
suçlanıyor gibiyim...


Sanma ki veliydin
aşk adam etti seni, sanma ki veliydin
sen ki, benden önce de deliydin
bin aklım olsa yine sana verirdim
ben ki, senden sonra delirdim




Gizli sevdama
bilmediğin eller senin için niyazda
ömrüne ömür katmak için duacıyım ben
bilsem ki canın acır, ruhun incinir
gizli sevdama darağacıyım ben




Üşür sözlerim
üşür sözlerim sana ulaşmaz
pulsuz dilekce gibi döner yarı yoldan
şair demezler şiirlerim de üşür
adressiz mektup gibi döner yarı yoldan



Zaman deli tay
düşüne dur sen, düşüne
zaman deli tay, düşemezsin peşine
ah! bir sorsan, çözer dilini
bu garibin hayali ne, düşü ne?


Özüm
Özüm sana "sen" der
Sözüm "siz"
Gözüm sana "gel" der
Özüm, çözümsüz





Hüzün
hüzün, acılara sürülmüş yalancı haz
gönül huzurunda buruk bir tebessüm
hüzün merhametin ikiz kardeşi
hüzün, ziynet gibi insana yakışan






Hırsız
çalarak yaşıyorum hayatı
bazen haddimi bilmiyorum,
kaşıkçı elmasını çalasım var
adi bir sokak hırsızıyım oysa




Arsız Heceler
sen soyarsın, örter beni aysız geceler
ben susarım, dürter beni arsız heceler
simsiyah bir sayfa gibi , kapansın gözlerim
büyülü bir şiir gibi okunsun sözlerim



Münzevi
elinde kazma kürek, gez dolaş dünyayı
öldürmeden gömme sevdayı, hortlatırsın
şah mısın padişay mısın ey! mübarek
ne derersin gülünü, ne koklatırsın





Çökelti
su gibi akıp gittin yanımdan
kaldım kum gibi, ardından
reva mıydı canan bu
can ayrıldı canımdan





Sersem
ey yar, yadıma düştün düşeli
aklım keş, yüreğim sersem
ey yar, ardıma düşsen de
yüreğim yoluna sersem





Değerim
anladım ki değerlerin, üstünmüş değerimden
sevdikçe seni, azaldı , artmadı değerim
sözüm sana değil, kırgınlığım kendime
ne sazına güfte olur, ne teline değerim



mihenk taşım
katran gibi simsiyah da olsan
af dileme, önce kendini af et
kara toprak var, sabret

Yar Değil Yardan Atansın

Ah o sözlerin ateşten kor
Yar değil, yardan atansın
Bir üşütür, bir ateşe kor
Hem atıp hem tutansın




Heder Ettim Aşkı
Aklıma sarıldım sensiz kaldım
Soyundum bensiz kaldım
Aşk kadermiş, keder değil
Heder ettim aşkı , kedersiz kaldım




Hayat Seni Kandırmadan
Hayat seni kandırmadan sen hayatı kandır
Gün biter,ne beklediğin ne de,bekleyen vardır
İnanmadığında aşk, simsiyah bir yalandır
Her şeyi unuttuğun an, unutmayacağın bir andır

,,,
Nefesi tütün kokan sevgili
Külünü avuçlarımda söndür
Ya durdur dünyayı
ya da kendi ekseninde döndür




Dokun
Dokun, öyle bir dokun ki
ya zaman dursun
ya da yüzyıl sürsün
nefesimde bıraktığın kokun


Edersin
Kör bıçaksın kesemezsin mundar edersin
Kor ateşsin yakamazsın kindar edersin
Kaçar saklanırsın da düşerim peşine
Yıkılmaz kalelerine dizdar edersin




Arındık
kirli bir suda yıkandık, sandık ki arındık
yılandan korktuk da yalana sarıldık
karada yüzdük denizde koştuk yorulduk
ne yandık ne piştik sadece durulduk





Çavlan
Gülüşü hançer duruşu zehir yar
Gönlüm aktı suçlusun
Gelişi çorak gidişi nehir yar
Hem suçlu hem güçlüsün





Dergah
gönlümün kırk kapısı var
kırkı da birbirinden dar
eşiği yüksek kilidi kırık
çal çalabildiğin kadar





.,.,.,.,
Git, yolun açık olsun
Rabbim versin selamet
Dön arkana bir bak
Kalan cana selam et




Közüm Sen
heybem boş, azığım katıksız
yola düştüm , yönüm sen
sevgim servetim, o da katıksız
ocağına düştüm, közüm sen





Mevlana Değilim ki, Olduğum Gibi Görüneyim
Kah kurt olurum kuzuya,kah koyun postuna bürünürüm
İçim dışım aynı değil ki, zahirimle öğüneyim
An olur uçarım göklerde, an olur yerlerde sürünürüm
Mevlana değilim ki, olduğum gibi görüneyim


Simsiyah