Kaçmaya çalışırken birbirimizden ;
ne büyük hata işlemişiz meğer bilmeden !
sayfalarını geriye çeviriyorum da;
bir kenara bıraktığımız
o tozlu hatıra defterini okudukça
daha iyi anlıyorum bu günün değerini.
Yolunu gün be gün beklemek ne güzel.
Seni sevmek yüreğimin büyük kazancı,
günden güne sana çoğalmalı akmalı
bir yürek öte de yakınsın bana bil bunu
seni orda bulup her an dokunmak
hayatı seninle solumak ne güzel .
Al senin olsun geçmişe ait bohçam ,
acıları mı çöpe atmak için seç çıkar içinden ,
gün bu gün işte
değildir zamanı susup oturmanın
ateşe seninle atılmalı
yaşananın olsun bir adı
iki canı bir can da toplamak ne güzel .
Bu günümü al ,
yarınım da senin olsun
dünüm den hesap sorma
hiç sorgulama yaşanmışlıkları mı,
hele sana ulaşmama merdiven olan hataları
onlara tırmanarak
sana ulaşmış olmam ne güzel .
Ver elini bir adım kalmışken ölüme,
çürümüş yasın ardına hala gizlenme
şiirlerim küsmüş kalemim susamış
içsinler bırak seni kana kana
seni oya gibi dizelere çevrelemek ne güzel.
Ne bir vedanın yasını tutalım,
ne de çekilen acıların
faydası olmadığını göz ardı edelim,
dün geçmişti
bu günü yarına teslim etmeyelim
tut elleri mi çek al ruhuna gözlerimi
gözlerinin derinliğinde
dünyayı görebilmek ne güzel .
Vur boynumu feda olsun sana ,
ellerin elimdeyken
baş kaldırıyorum dosta düşmana,
mazinin acı izini silelim düşünmeden bir anda
sonun da tertemiz bir aşka kavuşmak ne güzel.
Hani dibin de bucağın da barındırırya,
küçük taşları büyük taşlar
kalplerin sakladığı sırları gibi
o küçücük taş parçası olupta kalbine ulaşıp
sırlarına ulaşabilmek ne özel.
Ve o kocaman yüreğin de,
bir kum tanesi kadar olsam bile
yerimin olduğunu bilmek ne güzel.

Nuran KARACA
21.6 2012 16 48