20
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
3238
Okunma
Türkçeyi yerli yerinde kullanmayanları tav oluyorum başta bütün haber sunucuları sonra iki üç cümlede ya kullanan onlar kendilerini bilir. Ne kadar çok yağcı var. Aslında yazacak o kadar şey var ki yazamıyorum ha bir de kanka yazışırken seslileri yutanlar.
İlk ‘A’ harfini söyledim,
Okuma yazmayı sökmeden önce,
Meğerse çok ‘A’ lı, ne cümleler kurmuşum.
Diğer harfleri makasla keserdi, eli ile kapatırdı.
A yı öğretmek için Mehmet öğretmenim.
İsmimde iki olunca H, S ve N derken.
Beş harflik ismi mi dört harfle öğrendim
Sonra türettim de türettim.
Mesela An;
Ne kadar değerli olduğunu çıktı git gide.
Mesela Han;
İsimlerin sonuna eklenince tarihi okudum merakımdan.
İnsan ve adam olmak, adam gibi yaşatmak yaşamak asıl ve asil olan.
Derken efendim
Ş yi kavradım kuyruklu yılan derlerdi korkardım.
K yi sevmedim Kaza, kurban, katil, katliam, kahır.
O da bir harfti ama onun da sevimlileri vardı,
Kuş, kanat, kalp, kitap, kadın. gibi
Biraz geç oldu ama her ağacın,
Kadınla özleştiğini öğrendim.
Sağ olsun Yunan Mitolojisi.
Bütün harfleri öğrendim de
Bu sefer imgeler girdi işin içerisine
Çık çıkabilirsen nereye çeksen gidiyor.
Onları da yorumladım doğru yanlış aklımca
Rahmetli dedem okumakla öğrenir derdi insan
En güzel görüşmedir yüz yüze göz göze
’Oğlum harfleri yerli yerinde kullan.’
’Kıvırttırma Dibeli Ne… la gibi.’ derdi. Gülerdim.
Gerçi benzettiği kişi de vefat etti Allah rahmet eylesin.
Sonra hayat girdi işin içine
Sorumluluk paylaşma, ha bir de kör olası aşk.
Her gün yeni yeni bir şeyler öğrendim, gereksizini astım,
O kadar derslerden sınıfı geçtim de...
Hayatta bir o dersten çaktım.
Nasıl olsa beklemeyi de öğrendim.
Artık inanmıyorum şişelerin paketlerin üzerinde yazılanlara...
2012/11
5.0
100% (23)