yüklendim kör gecesine kanırttım ağzını ayın hastaydım öpmesine en güzel kızıydı köyün
yoğurt koydum bakracına silme kaymak üst tarafı samana yatırdım kırılmasın sepette köy yumurtası
durduk ikimiz traktörde en sağlam yere oturttum hop oturup hop kalktık zıpladıkça her kasiste
dedim her hafta kurulur gelirsen ilçe pazarı mevsimine göre sebze bal, çökelek, tereyağı
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Juri ben olsaydım seçerdim, Ne arasan var şiirde. Eski zamanların yumurtaları, Aşkın en doruk noktası. Gezilecek yerleri traktörle, Haftada bir uğranan şehir pazarı.
Ama eksiklerde var; Koymamışın bir pazar resmi. Kırmızı kırmızı elmalar, daha şiiri okumadan alırdın puanlar. Ne anlatılıyor önemli değil , Varsa bir iki kankan. Ne şiir di be dostum , Gelsin puanlar... Yazdığını ben anladım ,nereye gider bu alışveriş yapan adamlar.Tebrik ederim saygılarımla.
Sayın ÖZAYDIN, sözkonusu şiirin "erotik" ve "ironik" bakışaçısını doğru anlamışsınız ama, "günün şiiri" adını, meseleyi sadece bu ve benzeri sitelerde uygulanan "son yirmi dört saatin seçili şiiri"ne gönderme sanarak yanılmışsınız. "Günün şiiri" daha geniş boyutta, Türkiye'deki pöpülist-köksüz kültür ortamının beslediği "günümüz şiiri anlayışını" ti'ye almakta, aşkın cinsellik düzeyindeki seviyesizliği vurgulanmaktadır. Kısaca söylersem, benim derdim -hepimizin derdi olması gerekir-Türk şiirinin, ortaya konulan bunca şiir etiketli ürüne karşın kimliksizliğini tartışılır kılmak aslında. Nelerin altını çiziyor bu şiir? 1. Salt sözcüklerle oynayarak; uyak, ölçü, biçim kaygılarını gözeterek şiir yazmış olmayacağımızı... şiirin iskeletinin ete kemiğe ve bir kişiliğe bürünmesi; yani bir ruhu, meselesi olması gerektiğinin!.. 2. Gizli-açık libidosunun denetiminde, cinsel sorunlarının veya açlığının, toplum içindeki yersizliğinin veya iletişimsizliğinin sayıklamalarını, mırıldanmalarını yüksek sanat diye ortaya koyanların bu kötü örneklerini yayımlayarak, başarılı addederek şair adaylarımızın yanıltılmasına itiraz edilmesi gerektiğinin...vs.
Sayın ÖZAYDIN, sözkonusu şiirin "erotik" ve "ironik" bakışaçısını doğru anlamışsınız ama, "günün şiiri" adını, meseleyi sadece bu ve benzeri sitelerde uygulanan "son yirmi dört saatin seçili şiiri"ne gönderme sanarak yanılmışsınız. "Günün şiiri" daha geniş boyutta, Türkiye'deki pöpülist-köksüz kültür ortamının beslediği "günümüz şiiri anlayışını" ti'ye almakta, aşkın cinsellik düzeyindeki seviyesizliği vurgulanmaktadır. Kısaca söylersem, benim derdim -hepimizin derdi olması gerekir-Türk şiirinin, ortaya konulan bunca şiir etiketli ürüne karşın kimliksizliğini tartışılır kılmak aslında. Nelerin altını çiziyor bu şiir? 1. Salt sözcüklerle oynayarak; uyak, ölçü, biçim kaygılarını gözeterek şiir yazmış olmayacağımızı... şiirin iskeletinin ete kemiğe ve bir kişiliğe bürünmesi; yani bir ruhu, meselesi olması gerektiğinin!.. 2. Gizli-açık libidosunun denetiminde, cinsel sorunlarının veya açlığının, toplum içindeki yersizliğinin veya iletişimsizliğinin sayıklamalarını, mırıldanmalarını yüksek sanat diye ortaya koyanların bu kötü örneklerini yayımlayarak, başarılı addederek şair adaylarımızın yanıltılmasına itiraz edilmesi gerektiğinin...vs.
Günün şiiriyle bir alâka göremedim. Amacınız hece şiirini yermekse öyle denizde sandal, çamaşıra mandal demekle hece şiiri olmuyor, sizinki öyle birşey olmuş. Her sayı saymayı bilen hece sayısını tutturabilir, her Türkçe bilen kafiye bulabilir ama önemli olan mısralara anlam yükleyebilmektir, bütünlük ve akıcılık saglayabilmektir. Selam ve sevgimle.
Sayın yorumcu, benim bu şiirle neyi kasdettiğimin açıklaması bu iletiyi aşar ve üstelik herkesin benim bu şiirle neyi kasdettiğimi anlaması beklenmemelidir. Sözkonusu şiir (ki heceyle de yazılmamıştır!)hece şiirimizi yerme olamaz; çünkü kendimi inkâr etmiş olurum. Gerçek şiirin kolay yazılmadığını, hele "arkasında ateşiniz yoksa" yazılanların kalıcılığının olmayacağını bilirim. Günün şiirine(şiir anlayışına) örnek verirken sadece "günün şiiri" seçimindeki "ölçü koymalara" gönderme yapmadım; günümüz şiirinin (şiir anlayışının) arızalarına, köksüzlüğüne, meselesizliğine de işaret ettim. İletinizden anlıyorum ki, Türkiye'deki temel sorun "kendi köklerimizden ve değerlerimizden" kopuk "kendi cevherini tanıyamama" diye özetlenecek "yabancılaştırma" ve "kimliksizleştirme"nin her koldan toplumu ele geçirmiş olmasıdır! Yani sadece şair, şiir, seçici beğenisi-bilgisi sorunu yoktur; aynı zamanda okuyucu donanımı sorunu da vardır.Saygılarımla.
Sayın yorumcu, benim bu şiirle neyi kasdettiğimin açıklaması bu iletiyi aşar ve üstelik herkesin benim bu şiirle neyi kasdettiğimi anlaması beklenmemelidir. Sözkonusu şiir (ki heceyle de yazılmamıştır!)hece şiirimizi yerme olamaz; çünkü kendimi inkâr etmiş olurum. Gerçek şiirin kolay yazılmadığını, hele "arkasında ateşiniz yoksa" yazılanların kalıcılığının olmayacağını bilirim. Günün şiirine(şiir anlayışına) örnek verirken sadece "günün şiiri" seçimindeki "ölçü koymalara" gönderme yapmadım; günümüz şiirinin (şiir anlayışının) arızalarına, köksüzlüğüne, meselesizliğine de işaret ettim. İletinizden anlıyorum ki, Türkiye'deki temel sorun "kendi köklerimizden ve değerlerimizden" kopuk "kendi cevherini tanıyamama" diye özetlenecek "yabancılaştırma" ve "kimliksizleştirme"nin her koldan toplumu ele geçirmiş olmasıdır! Yani sadece şair, şiir, seçici beğenisi-bilgisi sorunu yoktur; aynı zamanda okuyucu donanımı sorunu da vardır.Saygılarımla.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.