6
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1451
Okunma

Sisli bir sabah buğusunda,
Mahmur gözlerini oğuşlar çocuk!
İstanbul’u sıyırır rüyasından bir sabah ezanı vakti
Nemli, yokuşlu bir sokağında yalınayak yürür kaybettiklerine
Okunan sade bir sela değil di oysa, çocukluğun son güzel rüyası
İstanbul şimdi ne denli uzak toy çocuğa
Rüzgar boğazdan içinin kıyılarına vurdumu şöyle garipçe
İstanbul her bir semti ayrı gurbet makamında çaldı mı şarkısını
Yaprak titrer, çocuk üşür, bu özlemle
Bir gece giymiş çocuk İstanbul diye uyanacak
Şehir de bir telaş, hengame
Çocuk sus pus oturmuş
Gene mi sen
Uzaktan bana bakan?
Heyhat! Ne denli uzak, ürkek
İstanbul bir uyur, bir uyanık
Ah çocuk! Aynı hurdalık sen yine yok satarsın
O İstanbul
Sen yine kalacak aynı çocuk!
Çocukluğun bir yaz rüyası işte
Adada yine mehtabın var mı,
Başımın püsküllü belası deniz yakamozu aldı mı eline?
En işlek caddelerinde sade o çocuk mu pejmurde?
Gece ya güya martı da geçmiyor bu dehlizden
Çocuk simit atmak derdinde
Gülme ya! sende
İstanbul martısız olur mu söyle
Durakları sayarak horhor, fıstıkağacı..
Çocuk gece vardiyasında herkes İstanbul’ a uyumuş
O yine aynı minübüste
Uyan çocuk,
Bak şehir yine sana doğuyor
Çamlıca senin eteklerinden tutuyor
K.YÜKSEL
5.0
100% (6)