0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1040
Okunma
Engebeli bir yol düştü önüme
Kaybettim yönümü bulamadım ben
Her gün bir özlem var geçen günüme
Dünden muradımı alamadım ben
Ömrün baharında yel vurur erken
Küçük bir hayalim var benim derken
Herkes mutluluktan coşup gülerken
Akan gözyaşımı silemedim ben
Dağların başına sis boran vurdu
Alazlanıp yanıp ciğerde durdu
Hayatın yokuşu beni de yordu
Yüreğime merhem çalamadım ben
Felek çevirdikçe beni çarkında
Zamanım tükenmiş oldum farkında
Ömrü bitirmişiz gördüm kırkında
Mutluluktan yana gelemedim ben
Dinlemedi gönlüm sözümü benim
Yelledi artırdı közümü benim
Felek güldürmedi yüzümü benim
Bir gün mutlulukla dolamadım ben
Bağban oldum bir zalimin bağına
Yazın kar yağdırdı gönül dağına
Düşürdü sevdanın zalim ağına
Ne yana götürür bilemedim ben
Böyleymiş anlıma yazılan yazı
Hasreti içimde dinmeyen sızı
Ördü ağlarını gönül hırsızı
Kader bu ayrılık dilemedim ben
Görmedim dostlarda ahtı vefayı
Yaşantım boyunca çektim cefayı
Eller murat aldı sürdü sefayı
Ne imiş günahım gülemedim ben
Yaşamadım boşa geçti hayatım
Bozuldu düzenim yoktur rahatım
Ne ekinim oldu nede hasat’ım
Harman kurup dane elemedim ben
Örnekleri vardı almadım hisse
Kerem’de acırdı halimi görse
Böyle zulüm derdi çekmekten ise
Ölüm dedim amma ölemedim ben
Mizani baykuşlar öter yurdunda
Ne kazandın böyle kendin yordun da
Canan kalmış karlı dağlar ardında
Ferhat olup dağı delemedim ben
Ozan Mizani (Taner Karataş)