0
Yorum
0
Beğeni
3,0
Puan
1428
Okunma

Dertler yağıyordu üstü üstüne
Çağrıldı huzura miraç gecesi.
Bindi bir Burak’a uçtu dostuna
Gülücükler açtı, solgun busesi.
Gece karanlığı çökmüştü çöle
Olaylar gam keder dökmüştü çöle
Gül, nazla boynunu bükmüştü çöle
Koştu dosta, dostun, ciğer paresi.
Cibril, (a.s.) li-hikmetin göğsünü yardı
Mescidi haramdan Kudüs’e vardı
İki rekât namaz derdini sardı
Kapladı kalbini nur şelalesi.
Yedi kat Sema’yı tek tek dolaştı
Kısacık bir anda uzun yol-aştı
Nihayet Âlemi emre ulaştı
Sardı sarmaladı feyiz halesi.
Hüzün yılı idi hüznü yok oldu
O latif gönlüne mutluluk doldu
Cehlin zehir yüklü zakkumu soldu
Tekrar döndü geri giden neşesi.
Çok önemli işler geldi zuhura
Anı vahide de erdi huzura
Arada perdesiz kavuştu nura
Hikmet pınarından doldu kâsesi.
Büyük bir imtihan verdi müminler
Daha olgunlaştı erdi müminler
Münafıklar kimmiş gördü müminler
Ak, kara ayrıldı her bir haresi…
Salih Yıldız…15.06.2012
.
3.0
100% (1)