YORULDUM
Yoruldum. . .
Adım gibi bildiğim yollarda adımı unutmaktan. Kendimden başka herkesi avutmaktan yoruldum. Kendi hayat dehlizimde susuz kalmaktan Yüreğimi olmayacak sevdalara salmaktan yoruldum. Birine bin kere aynı ateşle yanmaktan, Bile bile her seferinde bilinen yalanlara kanmaktan, Kelamlar diziliyken önümde lâl olmaktan, Herkesin açtığı baharda inadına solmaktan yoruldum. Aslında ben seni sevmekten yoruldum. Gelmeyecek bir trenin sevda garında beklemekten, Buz tutmuş bir yüreğin alevinde titremekten, Bir puzzle gibi kırk yerden bölünmekten, Bin kez sana ölüp sensizliğe dirilmekten yoruldum. . . Düşünceler bile seni düşünmekten bikmışken, Gönül dergahımdan gönülsüz kim varsa çıkmışken, Gözyaşlarım damarıma kan yerine akmışken, Hak içimdeki ateşini aşkıyla yakmışken Sönememekten yoruldum. Hergün yüreğimin aynı sualiyle uyanmaktan, Karanlık gecede gözlerinin rengine boyanmaktan, Tesbih tesbih adını zikredip durmaktan, İnatla yıktıklarını aşkla kurmaktan, Cevabını bilipte sana beni sormaktan, Bizsiz yaşayan seni hayra yormaktan yoruldum. Bu son deyip de yeniden başlamaktan, Seni göklere çıkarıp zavallı beni suçlamaktan, Sadaka niyeti gülüşünu ben miras sanmaktan, Kadehi sunarken şeytan Doğrulup Seni sormaktan yoruldum. . Şaduman TATLI |