Eşi ve benzerleri, numunesi olmadan,
Hiç yoktan bina edip, yaratandır durmadan.

Kendine has biçimde, vasıfları verendir,
Onları izhar edip, açıkça gösterendir.

Olmazsa olmazları, icat edip yapmadan,
Âlemleri yaratmış, Âdem’i yaratmadan,

Canlı cansız her şeye, ortamı hazırlayan,
Yaşanacak dünyaya, türlü rızıklar yayan.

Yeryüzünü Sema’yı, kudretiyle donatmış,
Ve kendi suretinde, Âdem’e imza atmış.

Suret görünen değil, siretinde madeni,
Çünkü halife kılmış, O, Hazreti Âdem’i.

Buna göre evlatlar, babanın mirasçısı,
Bundan mahrum kalanlar, şeytanların aşçısı.

Keşfedilip zuhura çıksa değişik adı,
Demek ki zahir bilim, var olanın icadı.

Ta ezelden her varlık, kusursuz tasarlanmış,
İlimle arayarak, bulmak mahire kalmış.

Bu yaratma değil, keşif veya icattır,
“Kul yarattı” denmesi, küfür dolu inattır.

Her şey, mevcut ta vardır, kıvamıyla katından,
Zuhur tavını bekler, Sıfatından Zatından.

Ne, ne zaman olacak, bilinemez bu süreç,
Muradınca icatlar, her çeşit araç gereç.

Rabbim bize belasız, gaybi-yeti bildire,
Şüphe fırtınasını, keremiyle dindire.

02.03.2012…Mustafa Yaralı