7
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1980
Okunma

yaşadığım en güzel an
ayrılık çekip gözlerin, giderken gözlerimde
sırtını geri dönmeksizin, yürüyüşündü yan yan...
sarmaşıktın beynimde, bahar dalı bir yılan;
benek benek çöreklenmiş
benliğimin köşelerinde sevgimdi halkalanan...
ölümsüzce düşlerde üst üste dizili
kıvrılan bel kemiğin bir tutsaklık zinciri
omurlarından beni saran...
pırlanta gibi yüreğin, sabır dolu günlerin
özlem yüklü gemilerinde okyanusları aştın
fırtınalarla boğuşarak
köpük köpük emellerin tutuşan çemberinde
boynuna doladın, kutsal, tertemiz ellerinle beni...
gözlerimde demirleyip gözlerinden prangaları
inip gittin merdivende;
bir küçük in-ce/y(ı)lan, hem gerçek hem yalandın
kendine akıttın zeh’rini, bende bıraktın sevgini...
giden geri gelir mi
açtım pencereyi, bakakaldım ardından;
iliklerimde alevli dansın, yürüdün yokuş yukarı
başaklarda yangın, ’eridi dağların karı’
için için yaklaştın
yalvarış yakarıştın, gökyüzüne karıştın...
kıvrım kıvrım yalazların, kıvrandıran poyrazların
senden bana arta kalan
yaz ortası yüreğim yanıyor hâlâ...
28.09.1996