Ulan dürzü senle yolda Başımız dik yürünmez mi İtlerinin gözü yalda Bir er kişi görünmez mi
Kaçıyorsun fellik fellik Onur azık şeref yolluk Yiğide yakışmaz kulluk Yüzün yerde sürünmez mi
Sende kimlik ölmüş çoktan Yanın yören çevren boktan Adam saymışlar hiç yoktan Sende namus barınmaz mı
Yürek her dem atar solda Bedel verdik biz bu yolda Başını avcuna al da Bu değerler korunmaz mı
Mertlik bizde yürek işi Bir adım at gelir peşi Gül de ötme çöplük kuşu Tu yüzüne arınmaz mı
Güleser Yorulmaz
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
COŞMUŞ YİNE DELİ GÖNÜL.SELLER GİBİ ÇAĞLIYOR..AŞKOLSUN BU SELİN ÖNÜNDE DURANA.. HER ZAMANKİ GİBİ ÇOK GÜZEL VEDE ANLAMLIYDI..YÜREĞİNİZ VEDE KALEMİNİZ DERT GÖRMESİN.. KUTLUYORUM EMEĞİ.. SALAM VE SAYGIMLA.
Güleser Hanım;Maalesef ki,bu karakterler yüzünden sosyal doku bozuluyor,arada suçsuz ve yardıma ihtiyacı olanlarla,adam gibi adamlar da yanıyor...Vefasızlık ve kimliksizlikle ilgili yüzlerce anı dinledim insanoğlundan...malum,insan çamurdan yaratılmış ve çamurlaşmaya müsait...Yaratanımız diyor ki Yüce Kitabı'nda "İnsan,nisyana (unutmaya)meyillidir"...Yaratanının saymakla tükenmeyecek nimetlerini unutan insanoğlu için,döneklik,alçaklık,vefasızlık gibi hasletlerin bulunması doğaldır...Elmas ile kömürün hammaddesi aynıdır ama,biri ucuz,diğeri paha biçilmezdir...Zaten dünya arenasına geliş nedenlerimizden biri de,elmas ruhlar ile kömür ruhların ayrışması değil midir?Yeri gelmişken,bu tip insanların sosyal dokuyu nasıl bozduğunu,yardımlaşma,kardeşlik ve dayanışmaya nasıl zarar verdiğini okuduğum bir hikayeyi özetleyerek paylaşmak istiyorum...Çölün birinde iki sıkı dost varmış...Birinin paha biçilmez atı varmış ki,hazineler vermişler satmamış...Dostu ata göz dikmiş ve birgün dostunun evinin yolu üzerine dilenci kılığında oturup yardım istemiş...Arkadaşını tanımayan kişi,onu evine buyur etmiş,misafir olarak...Yolda da,atına bindirip,kendisi yayan yürürken,arkadaşı atı mahmuzlayıp kaçmaya başlamış ve işte atın artık benim diye bağırıyormuş...Arkadaşı,at senin olsun ama,beni bir dakika dinle,demiş ve devam la şöyle demiş:Senin bu hareketin duyulacak ve gerçek yardıma ihtiyacı olanlar zorda kalacak senin yüzünden,demiş...Arkadaşı da pişman olup,atını geri vermiş...Bu karakterler yüzünden toplum gergin,şüpheci ve çok da mesafeli birbirine...Ne yapalım,deneye,yanıla,elbet bulacağız az da olsa elmas yüreklileri....
tebriklerim,şeffaf ve dobra yüreğinizden taşanları bizimle paylaşmanızdaki içtenliğinizedir...selamlarımla...
haklısınız sayın HOCAM,,,kurunun yanında yaş da yanıyor ne yazık ki,,bizimde vurgulamak istediğimiz bunları ayrıt edebilmek,, kuru zaten kısır bir kimlik,, yaş ise verimli ve üretken,,,yani zıt kutuplar,,ham maddemiz aynı ama yetişme tarzımız çok farklı,, hikayenizde anlattığınız gibi,,dost sandıklarımız bencillik köleliği yüzünden yollarımızın önüne barikat kurmaya akıl yoruyor,,bu çok yanlış,,,herkes ürettiği kadar insandır diyor ve gönül dolusu sevgilerim i yolluyorum ,,,çok teşekkür ederim güzel ve anlamlı yorumunuz için varolun
haklısınız sayın HOCAM,,,kurunun yanında yaş da yanıyor ne yazık ki,,bizimde vurgulamak istediğimiz bunları ayrıt edebilmek,, kuru zaten kısır bir kimlik,, yaş ise verimli ve üretken,,,yani zıt kutuplar,,ham maddemiz aynı ama yetişme tarzımız çok farklı,, hikayenizde anlattığınız gibi,,dost sandıklarımız bencillik köleliği yüzünden yollarımızın önüne barikat kurmaya akıl yoruyor,,bu çok yanlış,,,herkes ürettiği kadar insandır diyor ve gönül dolusu sevgilerim i yolluyorum ,,,çok teşekkür ederim güzel ve anlamlı yorumunuz için varolun
haklısınız sayın hocam,, kurunun yanında yaş da yanıyor ne yazık ki,,bizim de vurgulamak istediğimiz,, bunları ayrıt edebilmek,,kuru zaten kısır bir kimlik,, yaş ise verimli üretken,, yani zıt kutuplar,,ham maddemiz aynı ama kendimizi yetiştirme tarzımız çok farklı,,bu yüzden de hikayenizde anlattığınız gibi dost sandıklarımız bencillik köleliği yüzünden yollarımızın önüne barikat kurmakla akıl yoruyor,, bu çok yanlış.. herkes ürettiği kadar insandır diyor ve gönül dolusu sevgilerimi yolluyorum,,çok teşekkür ederim bu güzel ve anlamlı yorumunuz için varolun
haklısınız sayın hocam,, kurunun yanında yaş da yanıyor ne yazık ki,,bizim de vurgulamak istediğimiz,, bunları ayrıt edebilmek,,kuru zaten kısır bir kimlik,, yaş ise verimli üretken,, yani zıt kutuplar,,ham maddemiz aynı ama kendimizi yetiştirme tarzımız çok farklı,,bu yüzden de hikayenizde anlattığınız gibi dost sandıklarımız bencillik köleliği yüzünden yollarımızın önüne barikat kurmakla akıl yoruyor,, bu çok yanlış.. herkes ürettiği kadar insandır diyor ve gönül dolusu sevgilerimi yolluyorum,,çok teşekkür ederim bu güzel ve anlamlı yorumunuz için varolun
TÜFF…YÜZÜNE ( Şiirin Hikayesini Görmek İçin Tıklayın )
Şiirin Hikayesi
Yıllar önce ihanetkar ayrangönüllü bir sevgiliye yazılmış gerçek ve yaşanmış,bitmiş bir hayatın şiirsel anlatımı, En acıdığım boşa gitmiş emek; Sevgiliye "ÖMÜRDEN"harcadığım zamandır.İthaf edilen ihanetkar sevgili şimdi ebedi uykusunda..Gün gelecek o yolculuğu ben de yapacağım.. Davamı "BÜYÜK MAHKEMEYE" havale ettim. Mahşer de varrrr [ kalin ][ italik ]
Gidiyorsun demek… Körpe bir kurbanlık seçmiş olmalısın yine, Hadi git. Kal demem, üzülmem y/asla! Ama gitmenin de bir o/nuru olmalı…. V/ar mı dediiin? ……………..“O” nerde sendeee… Tüfff yüzüne…..
Hadi kapıları çarpman şöyle dursun, Takvimleri yakarak, Saatten pilleri çıkartıp; Mutluluk pusulamın ibresini bozmak niye? ……………….Gitmenin de bir o/nuru olmalı… Tüfff yüzüne…..
Sahtekar! Giderken unuttuğun bir şey var. Al şu Nobel ödüllü “ihanet “ kolyeni Takıver yürek boynuna, ……………………Yakışıyor sana. Tüfff yüzüne…..
Aslında seni defedip kovmam gerekti… Şanıma yakışmaz diye; sabrıma b/ekledim hep.
Çabuk git. İşim var benim, Temizlik yapacağım yürek odamda Hem de “ağlamadan” Sana ait ne varsa…. …………..bir bir fırlatacağım gönül penceremden denizlere Varsın yem olsun yaşanmışlıklar, “eti yenmez martılara”
Oyalanma! Bak son seferinde Son sirenlerini çalıyor “defol” treni Kaçırma.
Al ; şu gönülden sürgün biletin, Şu da gözyaşı kutun. Timsah gözyaşlarını silemem bir d/aha……………
Ve, Sakın dönme! Gönül anahtarımı şimdiden attım “nefret “ deryalarına Bu son gidişin olsun, Dönüşün ASLA….. Dönüp geriye b/akma. Tüfff yüzüne…..
Yüreğine ve kalemine sağlık sevgili şiir ana.Bu güzel şiirinize muhatap o kadar çok dürzü varki işallah o muhatapları okurlar ve bir nebze yüzleri kızarır.Tebrik ediyor,selam ve sevgiler bırakıyorum sayfanıza.
cansın sevgili hocam,,, hisse alacaklarını sanmıyorum ama en azından okkalı bir tokat vurayım,,gönül dolusu sevgi saygı yolluyorum ellerinizden öperek ayrılıyorum,, her dem varolun.. çok teşekkürler
cansın sevgili hocam,,, hisse alacaklarını sanmıyorum ama en azından okkalı bir tokat vurayım,,gönül dolusu sevgi saygı yolluyorum ellerinizden öperek ayrılıyorum,, her dem varolun.. çok teşekkürler
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.