Yürüyorum…
Git git aynı yer. Yüzümü rüzgara sırtımı şehre verdim…
Hala şehrimde misin?

Kaç yazar!... Çok merak ediyorum karşılaştığımızda ne olacağını. Sende bende sevgiliden arkadaş olmaz derdik. Bu yüzden arkadaş kalalım bile demedik birbirimize. Acaba selam verir misin bana gördüğünde?... Verme!...

Rüzgar büyüyor gittikçe… Bugünün rengi ayrılık, bugünün rengi matem… Bugün ne renk gözlerin? Bugün sessizim, sensizim… Evimdeyim kapım açık hiç arkama bakmadım gelene kadar arkamdan nasıl baktığını öyle merak ediyorum ki… Gitme demek geçti mi acaba hiç içinden. Tanırım seni öyle olsaydı derdin. Ama sen konuşmazsın ki…

Yara sıcakken acımaz ya pek bir şey hissetmiyorum şuan. Güçlüyüm ben sensizde yaşayabilirim. Bi sigara yaktım, bi tane daha sonra bidaha bidaha bidaha…
Çok içtim neden acaba? Ayrıldığımız için değil herhalde umurumda bile değil…
Ama hala aklım almıyor daha dün sen değimliydin sensiz olamam diyen ya ben sana ben sensiz hiçim dememiş miydim. Sahi biz neden ayrıldık. He evet yoruldum diyordun en son yormuştum seni…

Saydım bir haftadır görmedim yüzünü. Bir haftada yirmi paket onüç dal sigara içmişim ve günün onsekiz saati uyumuşum. Havalarda nasıl soğuk. Hiç aramadın hiç özlemedin demek ki beni. Dinlensen bir an önce atsan şu yorgunluğu aklına vursam bir an arasan ah bi arasan…

Yok yok ben arasam. Arayamam ki! Şöyle bi sokağa çıksam nerede bulurum seni. Seni bulmak kolayda sen hangi sen. Sen ki seni seviyorum diyensen bulsam seni. Ah bi görsem.
Sarılsam, koklasam!...

Günler oldu inat edeli yüzünü görmeyeli. Kasım, hava soğuk, buz kesiyor her yer.
Yalnızım…Televizyonum aynı kanalda, telefonum elimde. Hiç mi merak etmedin beni?
Bugün biraz dışarıya çıkıp seni arayacağım. Günlerdir protesto ediyorum yokluğunu, eylemdeyim anlayacağın. Hep sırtımı duvara dayayıp kışa inat soğuğun alnında sıcak şiirler yazdım sana. Ama şiirler ısıtır mı ellerin kadar yüreğimi? Hep seni düşündüm. Delirmek için yalvardım Allah’a. Öyle çok fazla uyumadım eskisi gibi. Sigarayı üç paketten üç buçuk pakete çıkardım. Bakkalcı sigaralardan süs yaptığımı sanıyor. Seni çoğalttım yani daha bi çektim içime ziyan olma diye. Üstümde bi ince urba, ayağımda çorapta yok. Dedim ya protesto ediyorum yokluğunu diye…
Ve gözüm aydın öksürmeye başladım. Merakla bakıyorum her öksürüşümde ne zaman kan tükürtecek diye bana bu sevda.
Hep zoru sevmiştim ben çıkıp seni arayacağım… Bulamayacağım…

İşte döndüm, haklıydım bulamadım… Sen, sen değildin.

İntihar dediğin sessiz ve derinden olmalı. Öyle bir anlık ölümler bana göre değil. Acısı bile güzel be seni sevmenin. Sırf seni biraz daha düşünebileyim diye kolayı seçmedim bir iki metre ip bir iki kutu hap hallederdi aslında bu işi kökünden ama ben sözümde durdum yine bak…

Hani derdim ya hep sana bu aşk beni verem eder diye…
Al buyur işte…