2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1852
Okunma

Karanlığın içinden çıkalı yüzyıllar geçti ki hala tünelin sonunda ki ışığı göremeyen liderlerimiz var... Tüneli görüyorlardı ama sonunda ki ışığın gelen trenin farı olduğunu göremeyen liderlerimiz oldu.. Atatürk gerçekçiydi görünen ışığın ne olduğunun farkındaydı.. Bizi ’Aydın’ lığa kavuşturan ’Adnan’ lar da biliyordu ki şimdi lafta kalmış herşey ne Savaşda sırtında erzak taşıyacak kadınımız ne de çok sayıda tek silahı vatan sevgisi olan erkeklerimiz kaldı... Sadece her gün sarhoş olan sonra elhamdülillah müslümanım diyen vefasızlar uğrunda can vermeyecekdir şehitlerimiz.. Vermediler de vermeyeceklerde.. ŞEHİTLER ÖLMEZ...
Yeniçeriler gibi isyanda yüreğim
Yüzyıllar önce savaştı bu yürek
Sırtında erzak taşıyan kadınlar
Elinde silah yüreğinde memleketin teriyle
Savaşan binlerce şehit
Kimin nerede olduğu bilinmeyen
Binlerce meçhul mezar
Korkusuzca göğsüne siper ettiği canıyla
birer canlı kalkandılar
Tereddüt etmeden naçiz bedenini fedakârca
arkasında ki milyonlarca cana feda eden
’ AtaTürk’ Ler
Işığı gören ’Adnan’ lar verdik bu uğurda...
İsmi, cismi, dini belli olmayan düşmanları
Batıda batırdık biz denizlere
Doğuda şehit, Güney de işgal, kuzeyde dinsiz
Her bir yanımızda Sevr vardı
Mandaların mandasına boyun eğmeyen
Şehitlerimiz vardı bizim
Sarı duvarları siyaha boyayan gençlerimiz
Ayağında giymeye çorabı olmayan nesillerimiz
Elindeki bastonuyla savaşan dedelerimiz vardı…
Bizim nükleerimiz, füzemiz yoktu
Bizim Korkusuz, cesur, onurlu, şerefli
YÜREKLERİMİZ, YİĞİTLERİMİZ, GAZİLERİMİZ...
ŞEHİTLERİMİZ vardı…
Son nefesinde bile savaşmaya hazır bedenlerimiz
Tek silahı yüreğinde vatan sevgisi
Tek aşkı vatanı
Geride bıraktığımız eşimiz ve annelerimiz
Bizim şehitlerimizin kanıyla yıkanmış bayrağımız
Gökte ay ve yıldızımız vardı...
’NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE’
Tevrat Altun
5.0
100% (2)