10
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1482
Okunma

Özlemişsindir diye sana bu solgun dizeleri
Bilinç burkulmalarını emziren korlu topraklardan
Gönderiyorum.
Maya tutmaz gümüşi bir usançla
Parlayan dorukları ezgin ama kaskatı karlarla örtülü
Bahar öpücüklerini çoktan unutmuş güneşi yok eden
Kasırgalar ortasından gönderiyorum.
Gündüzleri sen alımlısın diye ağır
Geceleri sen ezginsin diye mahçup
Bir dellenen zamanın dar geçitlerinden
Yarasalardan aşırıp da gönderiyorum.
Güzü talan gölgeleri yalan öteki enginlerin
Uzun uykulara gömülü intikamlarından belki de
Vurgunlar örneği k/özüne sızmış taşlar dizli yarenlik kaldırımlarında
Uçuşan yaprakları hep ince sızılı
Kumral yeleleri elmas bıçaklarla doğranmış onarılmazlıklardan
Ay ışıklarının ürktüğü suikast mangalarının çavlanlarından gönderiyorum.
Ay birazcık da olsun aydınlatmıyor yüzümü
Çünkü burada her masal biraz gerçek.
Her gerçek başka bir masala dönüşmüş durumda
Kısacası yüreğimde her gün başka bir savaş
Ve her savaşta başka bir yenilgi…
Yorgunum
Dilim yüreğim pus
Yeter artık çalma tar
Sus
Necdet Arslan
5.0
100% (11)