4
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
1333
Okunma
çöktü gündüz düşlerine şehvetin vurgun yemiş aymazlığı
sinsi bir sırıtış yerleşti yüzüne yaşanmamış saatlerin
kaybolan baharlara el açtı hafifmeşrep gecelerin ikiyüzlülüğü
hayata çelme takıp mastürbasyona yattı şeytan
kirli koyunlara çeşni artık yalanı yalnızlığın
bir çığırtkana verdiler listeyi
en başta benim adım
utanmadım…utanmam
hepsini ben yaşadım
sevdiysem sevdim içime düştüğünce
yarın şimdi göğsümü
çıksın kafesinden yüreğim
görün bütün izleri
nasıl sevmiş
ve sonra nasıl bırakılmışım bir başıma
bundandır işte şaraba vuruşum gecenin işvesini
baştan çıkaran kızıl cilvesini
lakin hiç dokunmadan yatışım yanında
bilmezsiniz hiçbiriniz
"bırak beni" dediysem de defalarca
bırakmadı
öyle deli ağladı ki koynumda
dayanamayıp sarıldım sımsıkı
kattım nefesimi nefesine
aşk oldum
sabun kokulu beyaz atlaslarda
siliverince öfkeyle siyahı renklerin içinden
kaybettim karanlığı
ve gönlümce
boyadım dünyayı çalakalem
bir peri oldun maviler içinde o an
kırıldı kadehler peş peşe
kuruldu düğün dernek
şenlendi köy meydanı
vurdu davullar
halaya durduk tüm sevenler
içtik türküleri dilimizde yüreğimiz
"sevda olmasaydı da/gönüle dolmasaydı
dünya neye yarardı da/seveni olmasaydı"
ey be hayat! sevdim
ölümüne hem de
öyle bir ölüm ki
sevgilinin elinde bir başka güzel
ve çığlık çığlığa haykıran sevgi
yüreğime hükmeder
utanmadım
asla da utanmam
ne sevmekten
ne de sevişmekten
...aşkla !
atilla güler