Ağaçlar ışığın kucağında ağlaşıyor
Güneş okşuyordu çocukları saçlarından
Hazanın kanserinde gökkuşakları uçuşuyor
Rüyanın renkleri sürgün sinemasına düşmüş

Kalbimde dargın gönül şarkısı çalınıyor
Mahpushane bahçesinde şakırdayan havuz
Zaman dökülüyor koğuşun penceresine
Yadigâr fotoğraflar kalbin hapsinde soluyor

Mevsimlerin renkleri göğün kabrine dökülüyor
Aşkın müjdesi kalbin bestesinde
Zaman çağlıyor kaderin kanserinde
Rüyalar savuruyor sihrini bergüzar aşkın

Mahpushane mektupları sürgün koğuşunda
Meltem bakışlı özlem gülüşünde
Gönül kasırgası sabrın hazan dönencesi
Kaderin yamaçları zamanın kalbine düşmüş

Lavantaların hikâyesi binlerce rüyanın kanserinde
Aşkın girdapları zamanın hengâmesinde
Sonsuz ölümlere dalıyorum mahşerinde
Zaman yorgun kaderin pençesine takılmış

Zamanın renkleri saçlarıma dökülmüş
Beyhude hülyasıyla kaderin gülüşleriyle
Feryat fırtınasındayım sürgün sevinçlerin
Yârin rüyalı sesinin sihrindeyim

Kaderin prangaları kalbime demirliyor
Tutsak bakışlar beyhude aşklara kanıyor
Öksüz gülüşler sürgün gemisinde kavruluyor
Yorgun tekneler dalgaların kucağında

Kalbin gönül uçurtmasındayım
Zamanın renkli gülüşleri filmlere sinmiş
Meltemli rüyalar kucaklaşmış tebessümlerle
Sahipsiz gülüşler kaderin sihrine kapılmış