14
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2319
Okunma

Uslu bir çocuktum yola gelirdim
Durgun esen gönlüm yele döndürdün
Erkekler ağlamaz diye bilirdim
Duran gözyaşımı sele döndürdün
Kırıldı mızrabım sazım meşeden
Teselli aradım kokmuş şişeden
Eser kaldı mı ki? bende neşeden
Dertli dertli çalan tele döndürdün
Yıkıldı duvarlar bacam tütmüyor
Bozuldu bağlarım bülbül ötmüyor
Baykuşun çığlığı hayra gitmiyor
Viran olmuş, harap ele döndürdün
Hüsranı yaşadım umudum bitap
Dünya yavaşladı sanki son etap
Benliğime kastın doğrudan hitap
Yoldun saçlarımı kele döndürdün
Küskünüm hayata gülmedi yüzüm
Tükendi takatim kalmadı özüm
Senin yokluğunda tükendi sözüm
Lal oldu, konuşmaz dile döndürdün
Güldüğüm kişiler bana gülüyor
Sen oldun sebebim âlem biliyor
Muradına erdin Halil ölüyor
İki büklüm, kambur bele döndürdün
Halil İbrahim Yıldız
5.0
100% (8)