Okuduğunuz
şiir
25.11.2011 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Efendime
(Sallalahu aleyhi ve sellem)
Nübüvvetle mürüvvet cem olunca Mekke’de. Çölde kum taneleri inciye döndü birden. Mahal kalmadı artık şüpheye de şekke de. Has ferman nüzul etti her şeye hâkim “Bir”den.
Abdullah’ın yetimi Amine’ nin öksüzü. Tağutu darmadağın etti kararlılıkla. Ve hakkı ilân etti billûrdan berrak sözü. Hakka karşı tevazu küfre vakarlılıkla…
Bir inci tanesiydi yoktu eşi benzeri. En sadık dostu Bekir, Ömer, Osman, Ali’ydi. Albenisi Gıfar’dan getirdi Ebu Zer’i Hakkın dirilişiydi küffarın zevaliydi.
Medine yola baktı ayın her doğuşunda. Gözlerinde hicretin buğulu gamı vardı. Şimdi onu ağırlar yıllardır aguşunda. Ebu Eyyup’el Ensar resule sancaktardı.
Çağlara damga vurdu imanla öksüz yetim. Kudurdu Ebu Cehil çatladı Ebu Lehep Ona bende olmaktan yoktur başka niyetim. Mazluma kol kanattı zulmün karşısında hep.
Kisra’nın sarayını sarstı ta temelinden. Sade bir hayat sürdü sahabesiyle birlik. Susuzlara su aktı billûr misal elinden. Ayak bastığı yere geldi düzenlik dirlik.
Nübüvvet onda erdi en güzel manasına. Halime’nin evine bolluk bereket geldi. Başı üstünde bulut erdi maverasına. Yüzünü görmek için böcek kozayı deldi.
Taif’te taşladılar hayasızca arsızca. Dilese yerle birdi Taif’in her tarafı. Yine rahmet diledi hüzünlü riyasızca. Çoğaldı hoş görüsü dal budak verdi affı.
Onun gül hatırına ay bölündü ikiye. Kalbi taştan katılar yine de inanmadı. İman nasip olmadı karşı duran şakiye. Hurma kütüğü bile firaka dayanmadı.
O küfrün karşısında metanetle direndi. Eğilip bükülmedi egemen güç önünde. Hakk’a tevekkül etti zulmü zulmeti yendi. Değişiklik olmadı gitti hep hak yönünde.
Ne savaşlar yaşadı ne yoksulluklar gördü. Mekkeli müşriklerin devirdi putlarını. Çölde sessiz cerenler saçından sancak ördü. Maverada suladı sahabe atlarını.
Efendim şimdi seni hasretle anıyorum. Bir günahkâr mücrimim dudak kuru dilim lâl. Yokluğunda sersefil tükenip yanıyorum. Gideceğim yer yok ki fakiri yanına al… Ankara,24.11.2011 İ.K
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Efendim şimdi seni hasretle anıyorum. Bir günahkâr mücrimim dudak kuru dilim lâl. Yokluğunda sersefil tükenip yanıyorum. Gideceğim yer yok ki fakiri yanına al… ********************************Herzamanki gibi çok güzeldi Başarınız daimi olsun zakir inş. SELAM VE MUHABBETLE
Günün seçkisi olmayı hak etmiş bir eser. Sevgili Peygamberimize (S.A.V.) yazılmış en güzel şiirilerden bir tanesi.Yüreğinize emeğinize sağlık. Ömrünüze bereket.YARADAN komşu eylesin biz kullarını da Hz. MUHAMMED MUSTAFA'ya(S.A.V.) yoldaş eylesin inşallah.Kaleminiz daim olsun Sevgilerde kalın hep.
Giden sen,desen gül, yakar köz,tüter can Yazan sen,bilen gül ,biter söz, düşer can
Ey sevgili ! Hüzüngâhımda açan mor lâleler aşkına Üç ayaklı sehpaya asarken son sözümü Helâlliğini iliştir yüreğinin ortasına Yetim kalmasın sürmeye bulanmış bakışın Ceylan nazarında bitişlerim Etrafına duman düşen mor dağların, Eteğine yapışan pencere önü yalnızlığında Hücre hücre sararken lâlezâr düşlerini Tenin toprakla hemhâli yakın
Ey sevgili ! Gece, bir tomurcuğun ortasında dönerken güne Sen kaç şafağı suladın incilenen gözlerle Tıkırtısında muştu aradın belki bir yusufçuğun Ahh ! Süleyman olsaydım dedin… Kim bilir Kuş dilinden muştu alaydım mor lâleler aşkına
Yıkıntılara gömülü hamasetimi diriltirken Kös vuruşlar her nağmede sızlar yüreğim Mevsim-i lâle düşerken takvime Savururken seher yeli kokusunu Gamzeye düşer gülüşlerin ey sevgili Şahidi mor lâle
Batar gün, gelir ay, ve son söz, doğar can Hecem sen, yüzün ay, bakan sen,kalır can
Ey sevgili ! Kağıt, kırıştırdı yüzünü yokluğunda Ortasına düşen yokluğuna tutuldu dil Kalem üzere yeminlerin bozumlarında Tövbesine çekilen doksan dokuz münâcât Bin keffâret fukâra doyurdu hiçlik Yine ve yeniden mor lâleler aşkına
Susmak payıma düşer,zehir zemberek ahid Bu yazgımsa kabülüm, çekilir/ olur zahid
Hâtem’ül enbiya’ya
Gül yangınlarında söz, yanar ya ocak ocak Bülbül çileye düşmüş, konar ya bucak bucak
Ey Sevgili ! Çölün bağrında tomurcuklanan kâinatın adı Fahri kâinat efendimiz Mor lâleleri açarken Hirâ’nın Titriyordu insanlık adına ümmî bakışların Söz ikra’ya kesiyordu Kesiyordu ikra’ya Ve Cibril, muştuluyordu bir keşişin bildiğini Mor lâleler aşkına Halime’nin sütüyle akıyordu bereket, İnsanlığa damla damla Gölge eden ‘’o bulutçuk ’’ gülümsüyordu Emin Ya Muhammed’ül Emin
Süfyanî bir yanılgı da kavrulurken Mekke Cehil içinde -ebucehil- Hatice’si vardı,sardı titremeyi mutlak imânla ‘’Hatice’tül Kübrâ’’ İnanların anası,Muhammed’ül aşka
Kâbe etrafında siyahî bakışlı putlar Keserken insanlığı haraç ‘’huzza’’ adına diyet ‘’Kız çocuklarının tenine yapışırken bedevî yasa’’ -hind- dişliyordu inananların ciğerini Bunları sen yaşadın ya, ey sevgili ! Taşta doldursalar Bedr kuyusuna Verselerde eline ‘’Şemsî ve Kamerî ‘’ Dönmedin davandan Mor lâleler aşkına
Sadâkati örümcekte gördün Ve dahi bir çift güvercinde Yol, hicrete düştüğü vakit – Athal- önünde Ruh, elest’ten beri muhâcir ya Ensâr’da Medine
Sen Kâbene hasretken duman duman Atan İbrahim adına Cibril ,’’Sure-i Fetih’’ tebliğinde ayet ayet Vakit tamam Mekke-i Fetihe Zaman, artık o zaman Bu kez, bu kez ensâr Mekke ya, Bereketli kılınan belde Ve çığırtkanlar bağrıyor âvaz âvaz ‘’Dokunulmasın ebu süfyan’ın evine ‘’ ‘’Dokunulmasın ebu süfyan’a sığınana’’ Sirke- ekmek aşkına
Kölelikten âzâd kul Bilâl Allah aşkına tırmanırken Kâbe duvarına Mütebessim Ruhunda eserken âzâtlığın rüzgârı ılgıt ılgıt Felâh’a çağırıyordu insanlığı
-Hayye ale’l-felâh- -Hayye ale’l-felâh-
İşte o dem kırıyordu zincirlerini köleliğin Kul Bilâl
Bir hutbe hakkın kalmıştı emir ilâhi Okunacaktı cümle insanlığa ‘’Vedâ Hutbesi’’ Boyun büküyordu mor lâleler Mahzûndu lâlezâr Çölün yüreğine figan düşüyordu Hasan-Hüseyin’in misâli gözüne yaş Ve bana yazmak düşüyordu ağır ağır Salât ve selâm üzere ey sevgili !
Senin söz,yazar ben,duyan can,budur öz Giden gül,kokar an,tüter bil,kalır köz
Mevlâ’ya
Mor lâle devşirirken, makamda bin ah hüzün Rayihasına meftun,bakışlarında yüzün
Ve ben giriftar olan ki, Cezbesinde , koynundayım bir mâbedin Tozlarına yüzümü sürerken o muhâcir’in Ensâri bir şefkatte muhtaç zühtlüğüm Suhuf suhuf akarken kâinat Yangınların suya kesen alevlerinde, Lâlezârdayım Dokunurken toprağa teni bir mor lâle’nin Azaptayım
Ey sevgili ! Rahle üstüne değerken gözyaşım Ravza güllerinin kokusunu yayar hakîkat Bedr kuyusuna düşen zerre’yim Arıt beni
-Sıtkımı sıyırdım- Cismi fâni sözlerin hiçliğinden Kırık testi misâli söz tutmuyor yüreğim Sızıyor mor lâle’nin gözünden Rahmetine sığınan –kehf- diyarındayım
Ey sevgili ! Hangi dağ titremez ki, - ol- emrinle Hangi yara derman bulmaz Hangi mâşuk ermez visâle Hangi Yusuf (as) Hangi Yunus (as) Hangi Eyyüb (as) Hangi Âdem (as) Hangi İbrahim (as) İmtihan olmaz çilegahında Sen Rahmansın
Ve Meryemî bir adanmışlığı yalnız Zekeriya’ya (as) nasip edersin Elif Lam Mim üzere koyarsın mühür Tamamlarsın nuru huzme huzme Zelil olur nemrud ve dahi firavun Sen Semi Sen Basîr’sin
Sözüm aşk, yanar göz,düşer ah, kanar can Yürek ram, dokur dil,yazar el, döker can
Ey sevgili ! Zü’l - Celali Ve’l – İkram
yahya incik/şanlıurfa/2009 01.05.2009 saat:20:50
Anadolu Yazarlar Birliği ’’Mim Şiirleri’’ seçkisine alınmıştır.
muhteşem şiire yol arkadaşı olsun.. tebrikler.. selam ve saygılar..
Resulullah Efendimiz, Sallalahu Aleyhi ve Sellem'i anmamıza seep olan değerli kaleminizden muhteşem bir eser okumanın hazzını duydum... Alllah razı olsun, başarılarınız daim olsun... Kalbi selam ve saygılarımla...
Kainatin gülüne ne yazılsa azdır .. Rabbim bizi onun sancağının altına toplamaya nasip etsin .. Yürekten kutladım bu güzel çalışmayı ve seçkiyi .. Selam ve saygımla..
O'na(sallallahü teala aleyhi vesellem) ne yazılsa azdır... Sizi tebrik ederim. Güne yakışmış.
Bir yerde; "Hakk teala bir keimseye yazı veya söz sanatı verdiğinde O'nu muhakkak övmeli" diye okumuştum... Siz öyle yapmışsınız... Sizden bir ricam olsa; SAV yazmasanız da, tam yazsanız ne iyi olurdu. Saygılarımla
Efendimiz (a. s.) 'a ne kadar güzel söz söylense, şiir yazılsa azdır, İşte onlardan birini daha okudum. Günün şiirini yazan değerli şairimizi ürekten kutluyorum. Selam ve dua ile... Yeni Hicri Yılınız da kutlu olsun...
Son zamanlarda Efendimiz için yazılan en güzel şiirlerden biriydi okuduğum.Kaleminiz bize bu güzel şiirlere hep ses olur İnşaallah. Keşke bu şiir seslendirilebilseydi.Muhteşemdi hocam. Yüreğiniz ve kaleminiz şiirle yaşasın...Baki selamlar...
Efendim şimdi seni hasretle anıyorum. Bir günahkâr mücrimim dudak kuru dilim lâl. Yokluğunda sersefil tükenip yanıyorum. Gideceğim yer yok ki fakiri yanına al… Allah razı olsun...selavat getirtiniz..cümle müminlere şefaat, inşallah..güzel şiirdi.tebrik ediyorum.selam ve saygımla.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.