Çocuktuk bir zamanlar, her şey çok bambaşkaydı
Hormonu tatmamıştık organik besin yerdik
Dilimiz de sadeydi biz uçağa teyyare
Olasılığa imkân, habere ajans derdik

İnsan ilişkileri o kadar farklıydı ki
Mahallede herkesi hemen hemen tanırdık
Taştan kaleler kurar futbol oynardık her gün
Kendimizi genelde Platini sanırdık

Tek bir margarin vardı, sadece tek bir marka
Reklam olmasın şimdi demeyeyim adını
Onu da almak için kuyruklara girerdik
Belki de sırf bu yüzden çok severdik tadını

Diziler belirliydi, Çarlinin melekleri
Küçük ev ve Bonanza bir de Dallas izlerdik
Sigaraya özenir tek tük otlardık bazen
Naneli ciklet çiğner kokusunu gizlerdik

Aşklar da bambaşkaydı o zamanlar mutlaka
Komşu kızını sever inim inim inlerdik
Genelde Zeki Müren bazen Alpay ve Ajda
Ya Emel Sayın ya da Ahmet Özhan dinlerdik

Türk filmi seyrederdik yazlık sinemalarda
Fatma Girik meşhurdu ve bir de Filiz Akın
Sadri Alışık vardı ve Malkoçoğlu Cüneyt
Merhum Ayhan Işık’ı unutmayalım sakın

Fazla oyuncak yoktu teldendi arabalar
Kılıcımız tahtadan ve topaç çevirirdik
Cebimiz misket dolu üstüste taşlar dizer
Ve bir naylon top ile onları devirirdik

Bazen de ava çıkar kuş peşinde koşardık
Tık tüfek falan nerde? Silahımız sapandı
Kim bilir kaç minicik zavallı serçe gözü
Çocukça attığımız taşlar ile kapandı

Kışlar başka alemdi kardan adamlar yapar
Bayırdan aşağıya leğenlerle kayardık
Bazen yola su döküp camın önüne geçer
Buzlaşan yere basıp düşenleri sayardık

Okul harçlığımıza simit ve sade gazoz
Eğer para artarsa horoz şeker alırdık
Bazen de tüm parayı dondurmaya yatırır
Sonra elimiz mahkum o öğlen aç kalırdık

İşte böyle dostlarım şimdi geçmişe bakıp
Bir zamanlar diyoruz zaman su gibi aktı
Eminim bu şiirle herkes geçmişe gitti
Çocukluk yıllarına şöyle bir dönüp baktı

.