Henüz fecr ağarmadan koydum çayı ocağa.
Ateş bile uysaldı efsane zamanlarda.
Bir buse heyecanı konuk oldu dudağa.
Beklemek ayrı hazdı çay kokulu anlarda.
Billûr haz okuluydu seherde demli çayım.

Sonra saba makamı bir ezanın ıtrını,
Karıştırdım çayıma rikkatle itinayla.
Çay kıvamında yazdım namemin satırını.
Tanıştım seher demli gizemli mutenayla.
Gül nihal kokuluydu seherde demli çayım.

Kentin karmaşasına kurban etmedim anı.
Demliğimle söyleştim ince belli kıskandı.
Özen ile kullandım çay içtiğim zamanı.
Ateş bu muhabbeti hiç bitmeyecek sandı.
İbrişim dokuluydu seherde demli çayım.

Semaveri yakmaya üşensem de seherde.
Çaydanlık gülistanı buket buket gül verdi.
Bardaktaki albeni efkâr olurken serde.
Demliğimde iltifat dudak vuslata erdi.
Sanki gül sokuluydu seherde demli çayım.

Üç beş bardak söndürdü sinemdeki harımı.
Berrak çayın rengini yârin gamzesi sandım.
Bardağın kenarına işledim efkârımı.
Yudum yudum içerken bir gül nihali andım.
Haza gül kokuluydu seherde demli çayım.
Ankara,28.10.2011 İ.K