Bedenimiz bir vatan, Padişahı başımız,
Aklımız veziridir, gönlümüzse sarayı.
Hava, toprak, su ateş, asıl temel taşımız,
Bahtımıza örmekte, aklar ile karayı.

Irkımız Âdemoğlu, coğrafyamız bu beden,
Başı da başkent yapmış, bu yurdu imar eden,
Nefsimiz binek atı, bir candır gelip giden,
Var edeni bilmektir, anlamanın kolayı.

Ne köy var, ne kasaba, baştan sona şehirdir,
İnsan büyük okyanus, damarları nehirdir,
Bir tarafın tatlısı, diğer yanda zehirdir,
En mukaddes niyetler, kalbimizin kalayı.

Mimar, mühendis, âlim, fizik, kimyacı işi,
Ne muhteşem tasarım, bir erkekle bir dişi,
Başka hangi nedenle? Bir olur iki kişi,
Pozitif bir cazibe, her vuslat bir balayı.

Bizde bizden habersiz, dönmektedir felekler,
Kusursuz bir sistemde, tam yerinde gerekler
Milyarlarca isimsiz, dörtte büyük melekler,
Beynimizde kurmuşlar, karargâhı alayı,

İnsan denen varlıkta, dört unsur var beş duyu,
Her biri bir çağlayan, her biri dipsiz kuyu,
Levazımdan alarak, ekmeği, aşı, suyu,
Yaratılanı besler, yaratandan dolayı,

Gözler birer radardır, kulaklar telsizcimiz,
Burnumuz tek bacadır, damarlar denizcimiz,
Şu beden yurdumuzu, kaplayan et ve derimiz,
Parıldayan vücuda, can veriyor cilayı.

Milyarlarca hücremiz, haberimiz olmadan,
Aralıksız çalışır, bize bir şey sormadan,
Her biri bir neferdir, ötekini yormadan,
Gece gündüz iş yapar, hiç bilmezler molayı.

Karaciğer kimyacı, akciğerler havacı,
Dişler tank bölüğü, mide ona aracı,
Eller kollar ayaklar, dizlerimiz karacı,
Beynimiz genelkurmay, aşağıda halayı.

Yediklerimiz besin, içtiğimiz duru su,
Boğazları geçince kirleniyor doğrusu,
Bağırsaklar atığa, birer kanal borusu,
Böbrek süzgecinden, terk ederler orayı.

Ateşimiz, ağrımız, alarmlı hoş cevirdir,
Alyuvarlar sıhhiye, akyuvarlar revirdir,
Bizi diri tutan şey, entegre bir devirdir,
Kim, nasıl işletiyor? Sistemdeki olayı.

Ecel kanatlarını, bir gün mutlak vuracak,
Son nefesimde kalbim, nerde nasıl duracak?
Göz görmez, kulak duymaz, dizler gitmez olacak,
Yaralının başında, verecekler salayı.

24.10.2010…Mustafa Yaralı