hani yenilenirdi insan geceleri
elleri vardı
kuşları vardı
af edilen suçları vardı
yalan..
sümüklü bir gece bu
kimsesiz
ortada kalan..

/ iki yürek karşı karşıya
cenk vakti sanki
bileniyor karanlığa
zırıl zırıl olmuş dokunduğum kadın
ağlamıyor bu defa
silahını yenilemiş
dağları indiriyor sessizce
kasvet komasından çıkmış
yemiş hayallerini
kurtulamamış o şoktan
trabzanlarına tutunmuşum sabır merdivenlerinin
ha düştüm ha düşücem diyemiyorum bu defa
salıyorum kendimi acemi bir anlamsızlığa
dualarım yanımda değil
nazarlardan da nasibimi almışım çoktan
aslında umurum da değil /

hani bir hoş olurdu insan geceleri
sarhoş olurdu
mayhoş olurdu
ve sonunda eş olurdu
yalan..
püsküllü bir gece bu
tepeden tırnağa
içimizde kalan..

/ hasbel kader bir bağlanmışlık mı var
ya da çok kibar bir tükenmişlik mi
adı illa ki olacak mı yaşadığımız yerlerin
anlamlarını mı ezberleyeceğiz adını koyamadığımız kederlerin
bir şehir adı mı kurtaracak tı bizi
herkesin öyküsü biribirine yakın
asıl sen kendi uydurduğun öyküden kendini sakın/

hani tenha olurdu geceleri
sis olurdu
pus olurdu
ve sonu bir bedende sus olurdu
yalan..
magma dolu bir gece bu
içten içe
içimizde kaynayan..

/ uzun senelerin yorgunluğu diyorum
ben de biliyorum ki yalan söylüyorum
kısa anların senelere düşen çiğ tanelerini bazen sen görmeyesin diye korkarak topluyorum
hep sen mi doğru olacan
ya da
yanlış olan ben
tam terisi de olabilir
ne fark eder ki
kaybedilen sahte bir mücevherin değeri zaten yok
biliyorum hoşlanmayacaksın yine
bu maçın galibi yok /

hani unutulmaz olurdu geceleri
arınırdı insan günahlarıyla günahlarından
yalan..

temmuz/2011
kundu/antalya