şiirinizi okudum ve şöyle düşündüm sizi tenzih ederek!

tüm dünyayı bilmem ama ülkemizde çoğu kadınların çok değer görmediğine inanıyorum. oysa herkes isteyerek ve severek evlenir, evlenirken sıkıntı yok ama bir kaç ay sonra sızıntılar başlar çoğu kez. ben bir kadın duygularıyla yorum yapacak olursam, kadınlar evliliğinde sadece değer verilmek, sevilmek ve sayılmak ister. evlenmeden önce verilen o değeri evlendikten sonra da almak ister. bu konuda çoğu ailelerde sıkıntı yaşandığını biliyorum ben. kadın annedir. yavru dünyaya getirir, gecesini gündüzüne katar, sabahlar yıllarca evladı için... büyütür onu, büyütür de neler neler kaybeder o uykusuzluklar sonucu vücudundan... hafıza zayıflar, bir yere koyduğu domatesi saatlerce arayıpta bulamadığı olur.akşam eve gelen eşi tarafından alay konusu olur bu durum. ama o yine yılmaz... evini temizler, ütüsünü yapar, yemeğini yapar, işi varsa işine gider. öyle çok koşturur ki kendine vakit ayıramaz çoğu kez....
şimdi hal böyleyken böyle bir kadını incitecek adama ben dünyadaki bütün hakaretleri sayar ve yakıştırırım. düne kadar güzel olan kadın, bu sebeplerden dolayı usunda kayıplar olmuşsa bu onun suçu mudur? 1 değil 2 değil 3-4 çocuk nasıl büyür, nasıl meydana çıkar hiç düşünmez bazı erkekler.
bence bir yuvayı dişi kuş değil erkek kuş yapar!
özellikle son dönemlerde evli bayanların evlerini terkedip daha boşanmadan başka birliktelikler yaşadığını izliyorum tv lerde
burda kadına tüm suç yükleneceğine, bu kadınların neden evlerini terkettikleri araştırılsa altından eşinin ilgisizliği, sevvgisizliği, onu beğenmeyişi gibi nedenler çıkacaktır. (istisnalar da vardır elbet)
bir kadının ekonomik özgürlüğü yoksa eğer ezilmeye mahkum kalıyor. ama o da ürettiği zaman eve ekmek getirdiği zaman işler değişiyor. evliliği dahi kötü gitse evladını alıp aslanlar gibi ayaklarının üstünde durabiliyor. parası olmayan, kolunda altın bileziği olmayan hanımlar ise başka bir evlilikle yeni bir hayat kurmaya çalışıyor kendine.

belki evindeki hanımını çok beğenmeyen beyler vardır, dışarıdaki başka bir bayanı beğenir ama o bayana da sorsanız kendi eşide onu beğenmez. çok karşılaşılıyor bu durumlarla...

diyeceğim şey şu, eğer evlenildiyse ve bakıldıki olmuyor, yürümüyor bu evlilik bari çocuk dünyaya getirmesinler. olan çocuklara oluyor, ikilemler yaşıyor yavrucaklar.
bu dünya sevgi üstüne kurulmuş bence. çiçeği de severseniz ayrı büyür, hayvanı da severseniz ayrı tepkiler verir kaldı ki insanı seveceksiniz de o duyarsız kalacak...
insanlar bir şeyin kıymetini yalnızca onu kaybedince, eliyle üstüne toprak attığında anlıyor.

çok konuştum değerli hanifi bey çok özür diliyorum.
şöyle bir genel açıdan yorum yapmak istedim affınıza sığınarak.
tabii her tencere kapalı kaynar, dört duvar arasında ne yaşanır bilinmez ama anne olan bir kadın bence mukaddestir. çünkü annelik çok zor bişey çok...

şimdiden bayramınızı kutluyorum. hayırlı bayramlar
saygılarımla