1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1195
Okunma

bu ilk küfürümü senin için savurdum
bir istanbil gecesinin kanlı suratına
çığ gibi büyüyor sana öfkelerim
bir başıma dolaşırken caddelerde
yaptıkların
acı gülüşlerin geldikçe aklıma
hep isyan yüreğine
kimi zaman
içimdeki zehrimi gecelere bıraktım
kimi zaman şu sancılı yüreğimi
söküp yerinden sokaklara fırlattım
senin yüzünden kaçtım insanlardan
kendimi karanlıklara attım
istanbul ufuklarında bir gün batımı
parklarda ayaklarım dolaşıyor
şeytanın gazabına uğrayan akşamlar
gelip intikamını benden alıyor
ben şimdi istanbul sokaklarında
boş bir çöp sepeti gibi
ıslak kaldırımlarda yuvarlanıp duruyorum
bu acı yangınımdan sonra
tutup,hatıraları çamurlu şaçlarından
utanç duvarına vuruyorum
dar geliyor kumkapı sahilleri artık bana
güneşin batışı yakıyor yüreğimi
pierloti tepelerinde
içtiğim çay tatsızlaşıyor
yudumlamak istemiyorum
son yakarışdır ellerimin tanrıya
ben zirvedeyken aşağıya yivarlanan adam
ben boş bir şarap şişesi
sardı gökyüzünü yine kapkara bulutlar
duy artık şu kesilen sesimi
bitkinim,tükenmişim,darmadağınım
yorgunum yaşamaktan gece yarılarını
bütün umutlarım sararıp soldu
giydi üstüne sonbahar sarılarını
talan ediyoryüzüme süzülen gözyaşlarım
ben yine küfürbazım sana
istanbulun puslu gecelerinde
,,,,,,,yunus,,,,,,,,,,,01-ağostos-2011
5.0
100% (1)