0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1217
Okunma

Yar…
Bir ömür
Sessizliğin renginde bekledim
Bilsen ne kadar umut ettim,
Kimi vakit kendi kendimi teselli ettim
Sabrın devranında gözyaşlarımı derledim,
Nasip olmasını ne kadar diledim
Kalbimdeydi sanki
O naif nefesin hissiyatımı kuşatan
Engin edebin ve temennilerin
Ne hicrandı
Firkatin, sukut ettiren halin
Hicran içinde nefes nefese kaldığım
Melalin, dinmiyordu hasretin
Kimseye söz edemedim, her lahzasında
Boyun büküp melül leştim, neredeydin
Nasıl bir umudun vecdinde vaktini beklerdin,
Taş mı kesilmişti ki o zarif yüreğin
Niçin hiç
Merak etmedin ve gelmedin
Bir an bile olsun gönlüme bir ferahlık
Hissettirmedin ve kederdin
Bu kadar mı sefildim,
Cezbinle bir ömür inledim,
Toprağa hasreti andıkça sevdim
Neydi derdim, neden sinemin senasıyla
Vakit geçirdim bedelsiz umut içine girdim
Ne zaman ki
o kelebekleri görsem
Umutlarının vecdinde halinin
Derinliğini hissetsem ve ölsem
Edebinin sahifelerinde bu ömrümü hasretsem,
Nail olmak için sabırda erisem
Ruhumun figanıyla yüzleşsem, uykuya
Hasret gözlerimi sonsuzluğuna terk etsem
Ne kalmışsa
Geriye seni anlatan
Satırlarında kaybolduğum
Hicran ahının kitabını yazsam
Başucumda sakladığım
Ve bir vesileyle yazdığın namenin
Sancısını duysam, akan zamana sorsam,
Sukut ettiren ahu gamımı
Satırlara son nefese kadar yazsam
Hıçkırıklarımı
Biran olsun duymasan
Halime malum olan
Hasretini şahit olduğum ayette bulsam
Kalbimin sahibine yakarsam,
Ruhumun hicran
Damlalarını bir bir anlatsam
Ağlasam, sessizliğin halinde kaybolsam,
Ruhumu cezbeden
Furkan’ın şadına kansan
Mustafa Cilasun