5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
964
Okunma

…
evvel zaman içinde
kalbur saman içinde,
bir büyük kaostan
geçip geldim güne,
yattım belendim
kalktım elendim;
bigbang serüvenim
özünde tin ile tenimin
öyle amansız
zamansız
mekânsız
ve imkânsız
savruluşu ki benliğimin
kül/liyen darmadağın…
zamanın sınırları yitti
varlığını gördünüz evrenin
yok oluşunu görmediniz
ben gördüm;
yalnız tanrı buna şahitti…
...
neye benzer;
parçalanması çekirdeğin
kurtulup özünden
dağılışı yeryüzüne mağmanın
etkisinde o müthiş
o gizemli çekimin
yanıp yanıp acılarla
paramparça
can çekişmesi yüreğimin…
sonsuz kere sonsuza
bölünüp her zerresinde
kül ve ateş yağması
aşk denilen büyük yangın;
eski eser kalmaz
ateşinden geçip de
patlayan çekirdek,
değişen benlik de öyle
yeni beden, yeni yürek,
yenilenmiş tine
yine beyin gerek…
ay güzeli sevda seli;
beyin olamadım
yedin beynimi
yeniledin beni
eski benden eser yok
ben ben değilim
bildiğin eski ser yok…
yangınlarımın ardından
hali dünyanın
değişmemiş benim kadar
dağlar, tepeler yerinde
yağmur kan/alları tenimde
yaslanıp, uzandığım yerde
upuzun bir nehir;
boğuluyorum yatağımda
dolup taşıyor göz çukurlarım...
...
ılık bir baraj gölü
sızıyor damla damla
üstünde gül yanağımın
talihsiz keder, tarifsiz tat
başka ne olabilir ki aşk;
ağladıkça huzur
her damla su güle hayat…
Şaban AKTAŞ
01.03.2010
Foto:İllüzyonlu zarlar