3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1601
Okunma
Yıllarca çalıştım emekli oldum
Doyurucu bir zam, veren olmadı
Kahırdan ölürüm yaşlanıp soldum
Yarama bir merhem, süren olmadı
Şans kapımı çalıp beni bulmadı
Hırsızlık, rüşvete meylim olmadı
Karnım ancak doydu para kalmadı
Yoksulun yanında, duran olmadı
Verilen paralar almadı yapı
Ev sahibi çaldı, zam diye kapı
Doktorlar yazmıyor çeşitli hapı
Gönlümdeki derdi, deren olmadı
Çocuklar işsizdir cebime bakar
Her şey çok pahalı elimi yakar
Gözlerim kararır şimşekler çakar
Karnımın sesini, soran olmadı
Bastonla yürürüm yolum yokuştur
Bankaların önü, itiş, kakıştır
İnsafa gel de bütçeye sıkıştır
Emekliye bir ev, kuran olmadı
Hastalık başladı yüreğim tekler
Bakkalı, manavı, yolumu bekler
Yazdıkça geliyor bitmez istekler
Dermansız yaramı, saran olmadı
Yaşadığım hayat sanki yalancı
Bütün meslektaşım oldu yabancı
Gönlüme çöküyor derin bir sancı
Şu garip halimi, gören olmadı
Sevgili Dostlar :
Daha önce yazmış olduĞum "EMEKLİ" şiirinin son dörtlüklerindeki (Yıllarca çalıştık emekli olduk Bizede biraz zam ver yavaş yavaş) ın
Bekir Sıtkı ERDOĞAN’ın Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı!/ Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş...
Çalışması ile, şiirimindeki benzeyişinden dolayı bir çok eleştiri aldım
degiştirmemin şiire kendi havasını verecegi anlatıldı bende "EMEKLİ" şiirini yeniden güncelleyerek ve kendi sesimden
yorumlayarak sizlere sunuyorum...
Necati KEÇELİ
İZMİR