0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1668
Okunma

Bir armağandı o,
Nasılda kaydı birden
Güneş ufukta süzülürken
Yarıya inmiş bayraklar
Çaremi gidenlere...
Kırılmış zaman
Geceler yorgun
Koşmuyor çocuklar
Sokaklar yalnız
İniltiler dağılıyor
Kimsesiz karanlıklara...
Bir kelebek gibi sessizce
Ne yer ne iz bırakmadan
Uçup gitti avucumuzdan,
Bir armağandı o
İlk kelimeler dağıldığında
Hesaplanmıştı takvimlere
Gün gün sayılıp
Bir bir yazılmıştı,
Kainattaki her zerreye
Bir ömür biçilmişti,
Rahme atılan
Her bir damlaya...
Okşayıcı bir el
Karanlık yerde besliyordu,
Ardından kemikler verildi
Kemiklere etler büründü,
Vakit şaşmadı
Ansızın tayin edilmiş günde
Ağlayarak açıldı gözleri
Selam verdi herkese...
Benimsedi olan gücüyle
Sarıldı tüm benliğiyle
Onunla olmak güzeldi
Ama bilmiyordu
İlk ağlamanın nedenini;
Boşuna değildi bu
İlk açtığında gözünü,
Anlamadan kendini
Tepelemişti o armağanı,
Gün gün verilen değer
Eskiyip gidiyordu,
Yaşına eklenince günler
Evet eskiyordu işte
Hemde en güzel şeyler!...
Hayat eskiyordu
Yorulan zaman
İnat ediyordu böylece
Sarılmamaya yemni var gibi
Kaçıp gidiyordu,
Hasbihal etmeden...
Bir armaağandı o
Ama yok şimdi
Emir büyük yerden,
Çizgisini bölmeden
Enerjisini saklıyor bizden,
Şafakta esen yelden
Serinlik gelirdi önceden,
Yapacaklar bitince
Bakmıyor artık içinden...
Bir armağandı o,
Muhalefet olunca dillerden
Biz gidiyoruz peşinden
Ne yapalım,
Bir kere etkilenmiş derinden,
Kaçırdık onu elimizden,
Eyvahlar etsek ne...
Çok çok önceden
Çizilen oyunu
Oynadık işte hiç düşünmeden
Çağırsakta gelmez ki geriye
Ama o armağandı o bize,
Methiyeler yazsak peşine
Dönmeyecek bir daha geriye
O çoktan varmış menzile
Bizi bekliyor gittiği yerde...
O halde nedir bu,
Kendimizi bitirmek içten içe
Tutuverseydik elinden bir kere
Hiç düşermiydik bu hallere
O armağandı bize,
Ama gel gör ki,
Kadri kıymet nerde!...
Yıl:30.03.2005
Saat:0.10-0.40
Çengelköy/İST
EROL KEKEÇ
5.0
100% (1)