2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1189
Okunma
Baş büyüktü akıl yoktu kol uzundu kırpıldık
Ser isyanda göz meydanda karşı karşıya durdu
Ses kısıldı öd yırtıldı yıldırıma çarpıldık
Bent yıkıldı sular taştı yer yerine oturdu
Doğurunca ayrılığı güneş aya kin tuttu
Bazen avdı bazen avcı hepsi dağda in tuttu
Sınır ötesi timsahlar elde kalem gün tuttu
Öldürenler ödüllendi ölenden hesap sordu
Önce hayat kurgulandı parmak tetiğe bastı
İnsanların üzerinden kanlı bir rüzgâr esti
İncir yaprağı örtündü kendine racon kesti
Kendi ırkını öldürdü Habil’e tuzak kurdu
Gündüz insan gece şaki kol geziyor dağlarda
Beyazına hasret kalmış kara üzüm bağlarda
Her şehidin arkasından bizim gibi ağlarda
Her haltı yer gizli gizli dolanır fındık kurdu
Coşari der tuz basmayın memleket yarasına
Kan doluyor damla damla asker matarasına
Kaç bayrağı bohça yaptık şehit hatırasına
Tükenir mi mahpuslarda yata yata bir ordu
11.06.2011/ Samsun
İbrahim COŞAR