6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1716
Okunma
sana soyunan gece
kaldırımlara düşen sis
ıssız çığlıklarım
ve yüzüme bulaşan yokluğunun is’i
silinmezken yaşamdan
avutulan çocukların
mavi uyukusunda özlüyorum seni /yolsuzca
bir gün seni alıp
kanadına özlem kokusu bulaşmayan
bir dalganın sırtından diğerine yuvarlanan
düş yumağına götüreceğim
ve tenha yanında gelincik açan
bir nefes sigaranın zıkkım sayılmadığı
mor dağların eteklerinde çırpınan güneş’e
tüm militan arzuların son bulduğu biz’e...
bir gün seni alıp
sevdasız toprakların üzerine serpeceğim bulut bulut
ve elleri nasırlı özlemlere
ve gözleri bağlanmış zaman
kör kuyudan içerken susuzluğu
binlerce orkide ekeceğim
siyahın göbeğine
ki
gökyüzü bana kılınırken yıldız yıldız
beyaza çalan
gelişinin resmi olsun ...