Ne olur seni aldatmasın
Bu dalıp dalıp gitmeler

Buzdolabı gibi duruşum
Vefasızmış gibi görünüşüm
V e sevgi adına kendimi anlatamayışım
Kesinlikle gönül fukaralığından değil

Bir bilsen bu yürek ne umutsuz sevdalara koşar
İçimde ne fırtınalar kopar ,ne heyecanlar yaşar

Ve bir bilsen
Düşlerle süslenen gecelerde
Yarınki sabaha ne hayaller kurulur

Ve hangi Aslılara Kerem,
Hangi Leylalara Mecnun olunur

Ama neylersin
Bir bahanede olmayınca
Medeni cesaretsizliğimize kılıf oluyor hal hatır soramayışımız

İşte bu yüzden
Ne kadar belirtmek istese de muhatabına
Deli gönlüm sevgi ,sadakat ve özlemini
Engel olur beynimin dehlizlerindeki sihirbaz cadı

Onay vermez aklıma ve bırakmaz gönlümü bir türlü

Sonra
Egosunu tatminde bir kahraman

"gönül ne kahve ister ne kahvehane..”
Saman alevine benzeyen cesaretimiz
Düğün bayram vesilesiyle tezahür ederde
Dost selamının gelip gelmemesi zaten bahane

Oysa ne kadar bilinmesini
Ve de inanılmasını isterdim ki;
"gönül bağı ebedi ,sevgimse ölümüne....” demeyi

Yani demem o ki;
Haddimi aşmak kabul edilmezse eğer
Adından söz etmenin yapmacıktan ziyade;
Sevgi ve dostluk adına olumluya örneklerde ;

Vefa borcu olduğu inancıyla
Hem de biraz buzları eritmek manasında
Belki birazda merakıma muciben
Hal hatır sormak geldi bunca zaman sonra aklıma

KAŞİF KANİ ERTÜRK